Ben tedirgin olmaya başlamıştım.Atticus ne yaptığını biliyor gibiydi ama Ben sanki kumar oynuyor duygusuna kapıldım.Çapraz sorgulamada bir tanığa asla ama asla yanıtını zaten bilmediğiniz bir soru sormayın,bu benim daha ağzım süt kokarken öğrendiğim bir ilkeydi.Sorarsanız, çoğu kez hiç istemediğiniz bir yanıt alırdınız ve dava aleyhinize dönebilirdi.
Heathcliff ne dediğimi duymasa da gülümsedi.Hatta yüzüne yayılan gülümseme öyle bir gülümsemeydi ki,onun yerine dişlerini gıcırdatsa daha iyi olabilirdi.
Ahmet Cemil işte şu saçlarının arasında üşüterek geçen rüzgarın, kanadlarını çırpa çırpa, bu siyahlıkları semalardan,denizlere döktüğünü hissediyor,görüyor,onların düşüş hışıltısını işitmiyordu:Sanki bir baran-ı dürr-ı siyah...