❃
“Her acı, yüreğimi ikiye böler patron. Ama o kırk yaralı yürek hemen kaynar ve yara görünmez. Kaynamış yaralarla doluyum ben; onun için dayanıyorum.”
❃
“Ne makine şu insan be! İçine ekmek, şarap, balık, turp koyuyorsun; iç çekmeleri, gülüşler ve düşler çıkıyor. İmalathane! Sanırım beynimizde konuşan bir sinema var.”
“Dünyayı bugünkü durumuna getiren nedir, bilir misin? Yarım işler, yarım konuşmalar, yarım günahlar, yarım iyiliklerdir. Sonuna kadar git be insan, avare et ve korkma!”
“Saçma ha? Ayıp! İnsan ne zaman insan olacak be? Pantolonlar, kolalı yakalar, şapkalar giyiyoruz, ama hâlâ katırız, kurduz, tilkiyiz, domuzuz. Bizde Tanrı’nın sureti varmış! Kimde? Bizde mi? Tüh suratımıza!”
“Çünkü sen de benim gibisin, ama bunu bilmiyorsun; senin de içinde bir şeytan var, adını bilmiyorsun henüz. Bilmediğin için de boğuluyorsun; onu vaftiz et de, hafifle patron!”