Kalp meselelerinde tek bir çözüm yoktur. Daha doğrusu bir çözüm yoktur. Ne yaparsan yap mutlaka birileri zarar görecektir. Birilerinin canı acıyacak, hayatına onulmaz bir yara açılacaktır.
Her şey kendine bir dayanak arıyordu, sözcükler de. Şiir imgelerini, müzik ritmini, resim çağrışımlarını, mimarlık tarihini arıyordu. Ben de kendime bir çıkış yolu...
"Her işte bir hayır var!" Babamın "hayır" diye zihnime işlediği her şey, bende sonuca ulaşamamış olmanın getirdiği bir hezeyandan başka bir şey değildi.
Sonra, kendimi notasız birkaç şarkının nakaratına bırakıyorum. Bazen de zihnimde müziği çalınırken sözlerini hatırlayamadığım, dilimde mırıldanan o şarkılara bırakıyorum. Bunlar bedenimde tanımyalamadığım bütün tufanlarıma meal oluyorlar.
Düşünüyor ve düşlüyorum...Sonra haykırıyorum. Her neredeysen, her nerede tutsak kaldıysan, senin bu bilinmeyen yüzünün artık bana uğrama vakti gelmedi mi? Yoksa bu göğüs kafesi daha ne kadar özlemine dayanabilir ki? Sahi, özlemek neydi?
Hakkı yenilen çocuğun "Küstüm oynamıyorum!" demesi kadar kolay olsaydı keşke büyüklerin dünyasında hakkını aramak. Ve onun kırılganlığından vicdana gelen oyun arkadaşlarının yüreği gibi anlayışlı olsaydı keşke hak yiyenler..."
Elma Çiçeği