Değişen çok şey vardı var olmasına da iyi mi olmuştu değişmekle? Ya da değişmek zorunda mıydı her şey? En azından aynı kalamaz mıydı Sultanlara sevda şiirleri yazdıran "Aşk"
Söz ki, ucu kırılan bir hançerdir elimde
Korsanlar kuşatıyor duygu memleketini
Dargın ve merhametsiz bir gecenin ardından
Çilekeş bir gündüzün ürkek karanlıkları
Fışkırıyor harflerin kapı aralığından
Hançer deli, haramî, hançer ücra ve paslı
Gönül mahkum, yaralı, gönül tenha ve paslı...
Halbuki ben, her zaman sizi düşünürdüm...bütün yalnızlık dakikalarımda, düşüncelerime hayaliniz de eşlik ederdi; fakat siz, eminim ki beni hiç düşünmediniz ve işte hala susuyorsunuz; demek hissetmiyorsunuz, sevilmekteki mutluluğun zevkini duymuyorsunuz...
Fakat madem ki sevmeyecektiniz beni niçin büyülediniz; kalbimle niçin oynadınız? Ve sonra bana, ben sizi sevmiyorum derken, bunun seven bir kalp için ne müthiş bir darbe olduğunu hiç düşünmediniz, değil mi?