Ev işleriyle uğraşarak haftalık belli işleri yaptığı bir ortamda büyüyen genç ve güzel bır kızın zar zor edindiği süslü bı giysi giyip kentte gezintiye çıkmaktan ve bütün canlılığı komşu kadınlara çene çalmaktan başka bir eğlence ümidi yoktur önceden zevk aldığı şeyler zamanla tatsızlaşır, ta ki bir erkekle karşılaşıncaya kadar , bilmediği bir duygu dayanılmaz biçimde onu erkeğe çeker. Tüm umutlarını ona bağlar, etrafındaki dünyayı unutur , ondan başka hiçbir şey duymaz ,görmez, hissetmez, yanlizca onu özler bu arzusu doğrudan onu amacına odaklar eksikliğini duyduğu mutluluğun tümüne sonsuz bağla ulaşmak ve tüm sevinçleri hepsini birden tatmak ister. Tüm arzularını kucaklasin diye kollarını açtığı sevgilisi onu terk eder donakalır, uçurumun başında hiçbir şey hissetmeden durur ; etrafındaki herşey karanlığa bürünür , ne bir ümit , ne bir avuntu , ne bir sezgi vardır ! Çünkü yasatgni hissetdgi an , erkek onu terk etmiştir , önündeki geniş dünyayı görmez , kaybettiğinin yerine geçebilecek birçok şeyi görmez , kendini yalniz hisseder , yüreğindeki büyük boşluk yüzünden köşeye sıkışmış halde , kör gibi tüm dertlerine etrafını saran ölümle son versin diye uçuruma atlar.
