"Sanki Ortadoğu'da savaşlar yoktu, sanki hiçbir yerde bir baskı rejimi kurulmamıştı, sanki insanlar evlerinden koparılıp bilinmedik yerlere götürülmüyorlardı. Sanki işsizlik, açlık olgusu gözümüzün önünde değildi.
Düşünmek istemiyorduk. Erteliyorduk."
"Bulanık çıkmış fotoğraflar gibiydim, görünümsüz
Yalnızdım, karışıktım
Beni tanıyan kimseler yoktu
Hiç yoktu
İçime kapanıktım
Büyük ağaçların altında
Havuzun kırık taşları arasında
Bilmezdim mutluluk nedir
Bilemezdim
Alıp başımı gitmek isterdim
İsterdim ama, kalırdım. "
"Bütün günler yenileşir her bekleyişte
Ve bütün dünler, bütün geçmişler
Kapını açarsın ki bir de, hiç kimseler yok
Çaresiz, benim sana gelişim de hep böyle."
"geçtiğimiz altı ayda çok şey oldu
zamanında aşkı tahrif etmiştim
sana iyi gelecek şeyler getirdim
bana kötü gelen şeyleri söylemedim
senin kalbinde ve senin gününde
ve senin evinde ve senin ömründe
kibrit kutusu kadar bir yer edineyim istedim
doğrusu boş kibrit kutusu demeliyim
sanırım böylelikle, belki ilk kez
aşkı tarif edebilirdim.
geçtiğimiz altı ayda çok şey oldu
parmakların, parmaklarımın arasındaydı
doğrusu cesaret nedir bilmem
ama şimdi kırk haraminin kırkı gelse,
içinde hazine var dese
'açıl' demem. "