Aslında insanlar arasında ayrım yaparım. Dostlarımı güzeller arasından seçerim, ahbaplarımı karakterleri sağlam olanlar arasından, düşmanlarımıysa üstün zekalılar arasından.
Biz o sıralarda bazı şeylere tüm kalbimizle inanmıştık ve bazı şeylere tüm kalbimizle inanabilecek kişilerdik. O duyguların öylece yitip gitmesi, bir yerlerde kaybolması mümkün olamaz
Ve yaşlanmıyorduk. Çevremizdeki hiçbir şey yaşlanacak kadar uzun ömürlü değildi., son sürat yenileriyle değiştiriliyor, yenileniyorlardı. Hafızanın onları yaşamın belli anlarıyla eşleştirecek zamanı olmuyordu.