Bilgehan Çınar
Bilgehan Çınar
@Bilgehan_Cinar
Türk Dili ve Edebiyatı Öğr.
Bursa
109 reader point
Joined on January 2021
Şu anda okuduğu kitaplar
Okuma Hedefleri
" İnsan kendi ruhuha uygun gerçeği seçmelidir."
Maksim Gorki'nin otobiyografi üçlemesinin son kitabı, Benim Üniversitelerim. ( Çocukluğum, Ekmeğimi Kazanırken) Kitap; Kazan Üniversitesi' ne gidemeyen Maksim Gorki' nin yirmili yaşlara kadar yaşadığı ilk gençlik yıllarıyla birlikte, 18. yy ilk yarısını kapsayan Rus yaşamına da ışık tutuyor. Gorki'nin hayat deneyimlerinin şekillendiği bu dönem, aynı zamanda devrimin ilk ayak sesleri, devrimi oluşturan fikirlerin filizlendiği dönemdir.
1884 yılında üniversite eğitimi için yaşadığı şehri ve her şeyi geride bırakarak, Kazan'a giden ancak hazırlık sınavlarını veremeyen Gorki, fırınlarda çalışırken üniversite öğrencilerinin oluşturduğu sosyal çevreye girer. Kazan Üniversitesi öğrencilerinin kaldığı Maruskova'nın evindeyken Rusya'nın küçük adamlarını büyük yönleriyle tanır. Okuduğu kitaplar ve devrimin Rus köylüsünün aydınlanması ile olacağına inanan, Çarlık Rusya'sına karşı köylüleri uygulamalı olarak eğiten Romas karakteri ile tanışması Gorki'nin bilinç kazanmasında büyük bir rol oynar.
" Geçirdiğim evimin farkındaydım; kitapların coşkunluk verici balıyla beslene beslene daha büyük bir güvenle konuşmaya başlamıştım." (160)
Hayatın önüne çıkardığı zorlukların hayallerini elinden almasına rağmen okumayı, öğrenmeyi bırakmayan Gorki, geçtiği tüm bu yolları 'kendi üniversitesi' olarak görür. Kitabın ismi de buradan geliyor. Kitabı, hem dönemin Rusya'sını merak edenler, hem de otobiyografi okumayı sevenler için önerebilirim.
" Kör Doğmuş Ama Işığı Görmesine İzin Verilmiş Bir İnsan "
Okuyup da üzerindeki etkisinden kolay kolay sıyrılamayacağınız bir kitap, Algernon'a Çiçekler. Charlie Gordon 'un bir morondan dahiliğe uzanan yolculuğunda okuyan herkes için unutulmayan bir kahraman olacak ve okuyucularının hafızalarında derin izler bırakacak.
" Hangisi daha kötü bilmiyorum. Kim olduğunu bilmemek ve mutlu olmak mı yoksa
Bir Doğu Klasiği: Kelile ve Dimne
Kelile ve Dimne Doğu Edebiyatı' nın en eski klasiklerinden. M.Ö 1. yy'da yaşadığı düşünülen Hintli Beydeba tarafından Sanskritçe kaleme alınmış. Fabl türünün ilk ve en önemli örneği. İç içe geçen hikayelerin kahramanları ise hayvanlardır. Dönemin hükümdarlarına yol göstermek için insan kişiliğini, hayvan sembolleriyle ifade eden alegorik
Reader Follow Recommendations
" Aşk odur ki sevdiğini görürse memnûn görmezse mahzûndur."
" Çünkü aşk bakmakla güzelleşir, konuşmakla zenginleşir ama dokunmakla bozulur."
Üç harften oluşan aşkın 147 sayfaya yansıması... Aşkın; edebiyat, din ve tasavvuf penceresinden anlatan okunmaya değer İskender Pala kitabı.
" Surete meyledenler ziyandadır."
Bedenen değil ruhen, dünya gözüyle değil, gönül gözüyle aşkı yaşayanların hikayesi.
Farklı zamanlarda ve farklı zeminlerde; hikayelerle, derûn- i ahenk taşıyan mısra-ı bercestelerle aşkın her halini 24 başlıkta anlatıyor İ. Pala. Okurken aşkı, anlatılan aşkla kendinizi de keşfedeceğiniz bir yolculuğa çıkıyorsunuz. Bu yolculukta dünyevi arzulardan sıyrılıp aşkın her halini tanıyorsunuz. ' Aşkı, aşığını, maşuğunu arayanlara yol göstermesi dileğiyle...
" Sevgi bir bakış, bir gülüş müydü bazen; bir akış mı, bir koşuş mu muydu? Sevgi gönül kumaşında bir nakış mıydı? Hatırlayan var mı?"
"Without libraries what have we? We have no past and no future.."
Fahrenheit, 451 kitap kağıdını tutuşup yanma sıcaklığı.
Günümüzden yaklaşık 70 yıl önce yazılmış, günümüz dünyasına ışık tutmayı başarmış bir kitap.
Kitapların değerine dair yazılmış harika bir bilim kurgu, diyebilirim. Modern bir klasik...
Konusu : Yaşanılan yüzyılda, kitaplar; zaman kaybı ve tehdit unsuru olarak görülmektedir. Bu geleceğin dünyasında itfaiyecilerin yeni göreviyse kitapları yakmaktır. Bunu da insanların mutluluğu için yaptıklarını düşünüyorlar. Bir kültürü yıkmak için, insanların düşünmesini önlemek için yapılması gereken tek şey kitapları yakmaktır, çünkü.
"Okumuş adamın hedefinin kim olacağını kim bilebilir? "
Bir itfaiye görevlisi olan Montag, kitapları mutlulukla yakarken tanıştığı komşusu 17 yaşındaki Clarisse ile uyanmaya, kafasında soru işaretleri oluşmaya başlar. Kendisine dayatılanın aksine düşünmeye, sorgulama başlayan Montag kariyerini, evliliğini bir kenara bırakarak canı pahasına kitapları korumaya başlayacaktır.
Geleceğin dünyasını inşa ederek olanlar, baskıcı rejime karşı birlik olarak ayaklanan, teknolojinin kölesi olmayan, cesur, düşünen ve kitaplara değer veren insanlar olacaktır.
" Kitapları yakmaktan daha kötü bir suç varsa o da onları okumamaktır."
