Atılan hiçbir adım farklı bir yola çıkmıyor, yürüdüğün her sokak benzer.. bir şeyler değişmeli! tekdüzeleşen dünyaya bir sitemdir kurduğun her benzer cümle..
Koku, varlığı idrak etme sürecinde varlığın uyandırdığı duygu durumunu çağrıştırır. Çalışmamıza konu ettiğimiz Byung Chul Han, günümüzde kendisine yeni bir dönüşün zaruri olduğu varlıktan süzülen zamansal kokuyu yeniden almayı dener. Günümüzde varlık şeffaflaştırılmaya, sanallaştırılmaya, hızlandırılmaya ve en nihayetinde de ekonomik kaygılarla dijitalizasyona uğratılır. Dataizmin ideolojisi günümüz kapitalizminin yeni aracıdır. Nicelikleştirilen ve sanallaştırılan varlık, zamansal kokusunu verememektedir. Uygarlığın huzursuzluğu, varlığın kokusunu alamamanın krizidir. Byung Chul Han, varlığın yeni bir kriz durumunu yaşadığı kokusuz zamanımızı meta-anlatısal bir nazarla süzer. Han’ın varlık üzerine duyumsamalarını konu ettiğimiz bu çalışma, teknolojinin dönüştürücü etkilerini hissettiğimiz çağımızda varlığı duyumsayamamanın ve varlığın kokusunu alamamanın krizini anlaşılabilir kılmayı amaçlar.
kitapyurdu.com/kitap/zamanimiz...
Kitap transhumanizmin felsefi kökenlerini ortaya koyarken transhumanist bir hedef olarak tekillik iddialarının teolojik bir yoruma dönüştüğüne dikkat çekiyor. İnsana ölümsüzlüğü ve cennetsel bir geleceği vaat eden transhumanizmin hedef ve İçeriklerinin dini konularla da ilgili olması nedeniyle de dinsel bir nitelik taşır gibidir. Yazar bu konuda mevcut teorileri ve tartışmaları ustalıkla bir araya getirmiş. Tanrının gökyüzü krallığını yeryüzüne indirme motivasyonu ile ortaya çıkan hümanizm, bakalım modern dönemde transhumanizmle bu kez tanrının vaad ettiği krallığı yeryüzüne indirmeyi başarabilecek mi?
Kendini yaralama günümüz bireyini karakterize etmektedir. Kendini yaralayanlar depresyon ve
kaygı bozukluklarına sahip. Birey kendini hissetmiyor. Kendini hissetmek için kendisini yaralıyor
kendine çizik atıyor. Beden kırmızı gözyaşı dökmektedir.
?: Ey rüzgarın nazik yeli, nedir bu bahçenin perişan hali? feryad ettirir bülbülü, telaşlı, gamlı..
?:Parlak çehrenin güzelliğinden solar bütün güllerim, bütün çiçeklerimin içerisinde sen dikenler içinde bir gülsün..
Sadi-Şirazi-Nobahari
Leviathan, "insan uzlaşısıyla ortaya çıkan ve yine de tüm insan uzlaşısını aşan insanlardan oluşan bir üst insandır." "Makinelerin makinesidir", çünkü "diğer tüm teknik makinelerin somut ön koşuludur". Buna göre Leviathan ve modern teknoloji aynı kökene dayanmaktadır. Her ikisi de, insanın "iktidar
"Kışın bir inzivada kainatın gizemlerini
tabiatın kanunlarıyla kıyaslayarak
her ikisinin sırlarını açabilecek
tek bir anahtar olduğunu düşünmeye cesaret etti."
Yaşamak, bu yangın yerinde her gün yeniden ölerek..
Zalimin elinde tutsak, cahile kurban olarak..
Yalanla kirli havada, güçlükle soluk alarak
Savunmak gerçeği, çoğu kez yalnızlığını bilerek
"Yaşamak görevdir bu yangın yerinde, yaşamak ve insan kalarak"
#T. Uyar
Güneşin veda ışınlarını ümit dolu bir çömertlikle dağıttığı bir kızıllıkta, meşhur murat nehrinin kıyısında iradesinin eseri olan emellerin ağırlığı nedeniyle istemsizce diz çöktü ve dedi; ey yaşlı nehir, artık yoruldum, beni alsan da kendine katsan.. ya da hırçınlığından korkak yüreğimi de nasiplendirsen..? Yaşlı nehir; uzun zamanlar oldu kıymetim çok bilinmedi gerçi, ancak üzerinde durduğun kıyıdaki taşları un ufak kumullar yapan, şekil veren hırçınlığım değil uysallığımdır..
"iki şey sürekli yenilenen, artan bir hayranlık ve haşyet ile zihnimi doldurur..düşünce, esasında daha sık ve kalıcı olarak bunlarla meşgul olur: biri üzerimdeki şu yıldızlı gökyüzü, diğeri içimdeki ahlak yasası..."