ا (Elif) ل(Lâm) م(Mîm).1
2. İşte bu kitap (Kur’ân-ı Kerîm)! Kendisinde hiçbir şüphe yoktur. Takva sahipleri için bir hidâyet rehberidir.
3. Onlar ki, (Kur’ân’da yazılı bulunan ve peygamberlerinin bildirdiği) gayba, (hiç şüphe etmeden, kalben) îmân ederler. Namazı dosdoğru kılarlar, onlara rızık olarak verdiklerimizden de (Allah rızası için) infak ederler.
4. Yine onlar (muttakîler), sana gönderilene (Kur’ân’a) ve senden önceki (peygamberlere) gönderilenlere (tahrif edilmemiş Tevrât, İncîl, Zebûr ve sahîfelere) îmân ederler. Ve onlar âhirete de şüphe etmeden kesin olarak îmân ederler.
5. İşte onlar, Rablerinden (gelen) bir hidâyet üzeredirler ve onlar kurtuluşa erenlerin ta kendileridir.
"Kıyamete kadar bizi sevenler, kabrimizi ziyaret edenler ve ömründe bir kere türbemizin önünden geçtiğinde Fatiha okuyanlar bizimdir. Bize mensub olanlar denizde boğulmasın, ahir ömürlerinde fakirlik görmesin, imanlarını kurtarmadıkça göçmesin."
"Ey insanlar! En cok düsündügünüz, en fazla kıymet verdiginiz Rabbimin emir ve yasaklari olsun. Onlara tam uyun!
Ahiret için Onun rizasini azik tutun.
Nafile ibadetlerle Ona yaklaşın ki sizi sevsin.
Rabbimizden baskasina dönmeyin.
Belalara sabredin!
Kazaya razi olun!
Onun rizasi sizin itaatinize baglidir.
Ona yakin olun!
Zikrini dilinizde daim edin.
Muhabbeti kalbinizde daim olsun.
Kalbiniz haşyetinden ölecek gibi olsun.
Onun rizasini kazanmak için geceleri kollayin, uyumayin.
Dünyadan ve dünya ehlinden uzak durun.
Dünya lezzetlerini dünyayi sevenlere birakin.
Tatlı ve yumusak sözlü, açıkça selam verici olun.
Herkes uyurken uyanık bulunun.
Gafiller gülerken gözünüze hüzün mili ile sürme çekin.
Dünyadan maksadiniz ahireti kazanmak olsun.
Dünyada yetecek kadarla yetinin.
Amellerinizden mesul olacaksiniz, unutmayın.