Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.36.38
Bişeng
Bişeng
@Bisengg
1 Nisan
1152 okur puanı
Ocak 2019 tarihinde katıldı
Şu anda okuduğu kitap
Okuma Hedefleri
"BU ÇOK UZUN BİR ROMAN"
Evet yazarımızın da dediği gibi "Bu çok uzun bir roman." Ön söze bu cümle ile başlamaktadır ve başlık için oldukça uygun diye düşünüyorum. Bu kitap 20. yüzyılda İngiliz dilinde yazılmış en iyi yüz roman listesine dahil edilmiştir. Ara vermeden iki yıl boyunca çalışan, kitaba ne isim vereceğini bilemeyen Maugham, Küllerden Doğan Güzellik başlığına karar kıldı fakat bu başlığın yakın zamanda kullanıldığını öğrenince başka bir başlık aramaya koyuldu ve sonunda Spinoza'nın Etika'sındaki kitaplardan birinde karar kıldı. İnsanın Esareti* adını verdi.
Doğuştan yumru ayaklı Philip'in öyküsü: Daha çocuk yaşta anne babasını kaybeder ve akrabaları tarafından büyütülür. Doğuştan gelen sakatlığı yüzünden haksızlıklara alaylara maruz kalan Philip yine de yaşamı seviyor ve bu uzun roman boyunca hep bir şeylere tutunmaya çalışıp durur. Papaz olmak için okumuş ve vazgeçmişti. Muhasebeciliği denemiş daha sonra İyi bir ressam olma girişiminde bulunmuş ve en sonunda Tıp Fakültesi'ne girmiş. O sıralarda yaşadığı yoksulluk sebebiyle ara vermek zorunda kalmış.
Onu yıkıma süren aşkı, arkadaşlarının ihaneti, insanların sevgisizlikleri, yanlış ilişkiler onu yıldırmadı ve hayat ile mücadelesini hiç bitirmedi. Aşka aşık Philip sonunda onu yiyip bitiren tutkuya bile teslim olmamıştır. Okurken ara ara kızsam da sanırım Philip'in bu mücadeleci ruhunu sevdim. Kitabın en güzeli yanı Philip'in tutkuyu, aşkı ve sevgiyi yaşayıp sonunda sevgide karar vermesiydi.
Uzun bir roman olabilir:) sayfa sayısı sizi korkutmasın gayet akıcı bir dille yazılmış keyifle okudum. Size de keyifi okumalar diliyorum.
Nobel ödüllü Alman yazar Hermann Hesse'nin
Knulp'u, Siddhartha gibi en çok kendi içinde bir arayışı olanların okuyabileceği bir kitaptır.
Kitap Knulp'un uzun süre hastanede kalışından sonra arkadaşı Rothfuss'un evine gitmesiyle başlar, umulmadık bir şekilde de biter. Knulp, çocukluğundan beri denize vurgun biriydi. Ömrü yollarda geçen, hiçbir yerde uzun duramayan biriydi. İşsiz güçsüz biri olarak yasalara aykırı ve kötü gözle bakılan bir yaşamı olsa dahi onun kimseye bir kötülüğü dokunmamış aksine gençlik dönemi boyunca çocuk gibi neşe saçmıştır etrafına. Ayrıca kadehleri 'hanımların sağlığına' tokuşturucak kadar ince bir adamdı. "Özgür ruhlu görünen yola mahkum biridir Knulp."
'Yola bir kez düşen artık hep yersizdir.'
Nobel ödüllü Alman yazar Hermann Hesse'nin okuduğum 5. kitabı.
Yazar, her kitabında olduğu gibi bu kitapta da sade betimlemeleriyle, sürükleyici anlatımıyla insanı kitaba çekmeyi başarabiliyor. Okuduğum her kitabı beni ayrı bir düşündürmeye ve sorgulamaya yöneltti. Keyifli okumalar.
Okuduğum en iyi modern klasiklerden biri. Leonardo da Vinci Son Akşam Yemeği tablosunda Hz. İsa'ya ihanet eden Yahuda' nın yüzünü bulamamaktadır. Yahuda'yı çizmek ona benzeyen birini bulma çabası için oluşturulan kurgu oldukça ilgi çekici .
Heyecanın gittikçe arttığı final kısmının soluksuz okunabileceği , sürpriz sonlu harika bir kitap.
