..adaletle, iyilikle, yasayla, dinle, Tanrı'yla ve benzeri şeylerle ilgili bütün o sözcüklerin sadece birer sözcük olarak kalması, en kaba çıkarları ve acımasızlıkları gizlemesi mümkün olamazdı.
..... iki şeyden birini yapmak gerekiyordu; ya inanmadığı bir şeye inanıyormuş gibi yapmak ya da bütün bu biçimsel şeylerin birer yalan olduğunu kabul edip, yaşantısını yalan saydığı bir şeye katılmak zorunda kalmayacak biçimde kurmak.