Nasil baslasam bilemedim kitap o kadar duygu yüklü ki
bu duygular cümleye dökmek çok zor.
Kitabimizin ana karakteri Deborah adında bir kiz çocugu.
Dünyaya gözlerimizi açar açmaz bir aileye sahip oluyoruz iyisiyle kötüsüyle, en savunmasiz oldugumuz anlarda ailemize sığınıyoruz.
Deborah cok küçükken aci gerçeklerle karşı karşıya kaldı.
Çevresinde olup biten her şeyden zamanla kendini soyutladi. Ben onlar gibi degilim diyerek her gün bir adim daha soyutlaştı çevresinden .
Bir süre sonra Var olan dünya
ile bir kurtulus yeri olarak kendince yarattigi dünya arasinda sıkışıp kaldı.
Gündem güne içine kapandı, yalnızlaştı ,hayalinde
yarattığı dünya harici her yer onun için bir eziyetti . Ama durum o kadar kötüye ilerledi ki ailesi tek çareyi deborah'ı akıl hastanesine kapatmak oldugunu anladi .
Deborah 'in acı gerçeklerle yüzlesmesi pekte kolay olmadi.
Var olduguna inandigi dünyasiyla ve tanrılarıyla bağlarını kesmeye çalismasi ona buyük acılar verdi. Saatlerce yatağa bağlandı, ilaçlar içti, kendi canına bile zarar verdi . lyilesmek için gittigi hastane ona daha kötü gelmisti.
Deborah durmadan aynı döngünün icinde surüklenip
duruyordu. Tam bitti derken başa dönüyor tam kurtuldum derken daha kötülesiyordu
Sonunda ne mi oldu ?
Kitapta sizi bekliyor