Albay gülümseyerek karşılık verdi. "Ona de ki," dedi, "insan ölme zamanı geldiğinde değil, ölebildiği zaman ölür."
Sayfa 272 - Can YayınlarıKitabı okudu
Çünkü yalnızlık, anılarını ayıklamış, yaşamın yüreğinde biriktirdiği özlem dolu süprüntüleri yakmış, geriye en acı anıları bırakarak onları arıtmış büyütmüş, sonsuzlaştırmıştı.
Sayfa 248 - Can YayınlarıKitabı okudu
Tuhaf Bir Aşk
böyle parçalanarak dağılarak
mı ölünür?
dünyaya bir bütünlük bırakmadan
oysa ölüm bile usul usul
yaşama benzer yaşama benzer
Sayfa 551 - Yapı Kredi Yayınları
Reader Follow Recommendations
Muasır Medeniyet Seviyesi
Bu çağ nasıl sağır etti herkesi kendi içine,
nasıl feda etti her şeyi
devrilenin çürüyenin yıkılanın kaybolanın gürültüsüne,
görme fazlası nasıl kör etti herkesin açısını
gün günden'in çöplüğünde
kuponlaştırılmış herkes
bir bilete on poz kesilen
vitrin hapishanelerinde
alın yazısı barkodlanmış
mürekkebi çürümüş
bir lekenin ağırlığı altında
alın teri haysiyet emek
Sayfa 102 - Metis
Gem
Kendi madeniyle eriyen
içimin koşar yası, yarası
bir gem gibi ağzımda
Hâlâ âşıktım sana
beni yılkıya bıraktığında
Sayfa 89 - Metis