Yazarın kullandığı tekniği, zaman geçişlerini ve bilinç akışını sevdim. Dini çelişkiler, nefret, aşk bu 3 duygu arasında gidip gelen bir kitaptı. Kitabın asıl sonundan 20-30 sayfa önce bitmesi gerektiğini düşünüyorum, kitabın anlatacağı şeyler bitmişti ama kitap bitmemişti bu sebeple biraz son sayfalarda benim için tadı kaçtı. Benim aşk ve sevgi anlayışıma çok ters olan bir kitaptı, hiçbir kısmında kendime ait bir şey bulamadım. Dini çelişkiler üzerinde o kadar çok durmuştu ki içime daral geldi diyebilirim. Tanrı, sevgili ve kocası arasında kalmış bir kadın gibiydi Sarah. Yazarın tekniğini çok beğendiğim için kitabı okurken eğlendim. Aşk gibi neredeyse kutsal bir duyguyu nefret gibi utanılası bir hissiyat, bir vahşilikle bu kadar iç içe geçirdiği için çoğu yerde baş karaktere, yazara çok sinirlendim. Dediğim gibi benim aşk anlayışıma, aşkı nasıl gördüğüme çok zıt bir kitaptı. Bu kitabı bitirdikten hemen sonraki düşüncelerim, belki biraz zaman geçince başka başka düşüncelerim de oluşur. Oluşursa eklerim. İyi okumalar ^^