Kuran’ına ve silahına ellerini basarak Hürriyet’e ve Meşrutiyet’e yemin etmiş binlerce aydın gençler, bu gafiller alayını uzun zaman seyretmeye dayanamazlardı.
Mustafa Kemal Bey(Atatürk) de Selanik’e ordu Erkan-ı Harbiyesi‘ne Fethi Bey’in yanına nakledilmiş olduğundan Fethi Bey’in rehberliği ile o da cemiyeti alınmıştır. Girdiği tarih 1906 Mart, numarası da 322’dir, merkezde bulunmamıştır
Dağlar arasındaki ücra köylerde bile gayr-i Türklerin mektepleri genç, dinç ve çoğu mensup olduğu ırkın ordusunda ihtiyat zabiti olan malumatlı muallimler elinde bulunduğundan çocukların beden, fikir ve ruh terbiyelerine çok emniyet veriyorlar.
Keşke bu Avrupa’ya kaçma modası çıkmasaydı da bir çok gençler onların çıkardıkları bir sürü lüzumlu lüzumsuz neşriyat yüzünden mahvolmasalardı. Ve yine bu tarzdaki neşriyatla Avrupa siyasetçilerinin de ekmeklerine yağ sürmeselerdi.
Terakki ve İttihat Cemiyeti, tarihimizin her zaman için iftihar edeceği bir teşekküldü. Onu sarsan, solduran kendi tarihi adıyla İttihat ve Terakki, fırkacılık hayatına atılması ve kendi kendini aşındırması olmuştur
Alman askeri misyonunun başında Osmanlı ordusunun eğitimi için görev alan ve daha sonra Osmanlı ordusunda Ordu kumandanlığı yapan Liman von Sanders’in 5 yıllık anılarından oluşan kitap. Askeri encümen tarafından kitap basılır basılmaz inceleme yapılmış ve gerekli yerlerde itirazlar belirtilmiş. Son kısmında da ek olarak yine itirazlar mevcut. Dönemin durumunu anlamak, savaş şartlarını görmek açısından oldukça değerli bir kitap. Yazar çoğu bölümde kazanılan başarıları Almanlara mal etmiş. Ama gerçekte öyle olmadığı encümen tarafından bildiriliyor. Filistin ve Suriye cephesinde Arapların bizi sırtımızdan nasıl vurduğu anlatılıyor. Bu da milli mücadele komutanlarının neden Araplara düşman olduğunu açıklıyor. Geçmişteki olayları dönemin şartları açısından değerlendirebilmek için bu tarz kitapların değerli olduğunu düşünüyorum. Genel olarak mübalağalar olsa da güzel kitap.
Türkiye'de Beş YılLiman Von Sanders · İş Bankası Kültür Yayınları · 2010139 okunma
…İngiliz ve Fransız askerleri kısa sürede karaya çıkarıldılar. Şimdiye kadar düşman olan askerlerin İstanbul’a gelişi karşısında Beyoğlu bir Türk şehrinden ziyade bir Yunan şehri manzarası arz etti
Enver Paşa’nın tamamen Almanya yanlısı olduğu ve Talat Paşa’nın o yönde belli bir eğilimi olduğu biliniyordu. Ancak Cemal Paşa eskiden İtilaf devletlerine çok bariz bir şekilde sempati beslediğini göstermişti