Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Ceyhan Irmak

Sabitlenmiş gönderi
"İslamiyet ne kadar inceymiş, ne kadar güzelmiş, ben aşık oldum. Ben İslamiyete delice aşık oldum!"
Reklam
Yanlışlarınızı kucağımda bırakıp gitmeniz yetmiyormuşçasına bir de giderayak üstü kalsın bakışlarını sapladınız cılız bedenine. O da bir fotoğraf karesine dönüştü sokak lambasının altındaki çöp bidonunun yanı başında.
Çeliğin sertliği. Soğukluğu. Bıçağın bir kelimesi yok. Zaten kelimeler maktullerin ve katillerin işine yarar. Ancak kelimeler için de çok geç. Şimdi maktule son bir nefeslik hırıltı ve katile zafer çığlığı atmak düşebilir. Onlar bile duyulmadı aslında.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Suskunluğunla tezat içinde bir zihin dünyan olması seni rahatsız etmiyor mu? Kurup da dillendiremediğin cümleler sana ağırlık yapmıyor mu?
Ceyhan Irmak
@CeyhanIrmak16·Bir kitabı okumaya başladı
Dünyanın Çekmeceleri
Dünyanın ÇekmeceleriSuavi Kemal Yazgıç
5.7/10 · 52 okunma
Reklam
“Uçsuz Bıçaksız bir dolaptır dünya bizler onun sayısız çekmecesi” İbrahim Tenekeci
352 syf.
9/10 puan verdi
·
5 günde okudu
Murphy kanunları bazen işe yarayabilir işte tam olarakta Bahar içinde öyle sanırım. Başlayan aksilikler onu hayatın aşkı ile ilk karşılaşması için hazırlık sayılırdı. Ama bu daha başlangıçtı ve tesadüfler onları ikinci defa karşılaştırdığında o zaman aşk başlasındı. Çok keyifli bir kitaptı. Okurken Baharın o telaşlı halleri oldukça eğlenceli geliyordu. Bazen yoğun günlerde bu tarz kitaplar okumak sanki o günün yorgunluğunu alıyor gibi geliyor. Bu kitapta öyle bir his uyandırdı.
Bir Bahar Akşamı
Bir Bahar AkşamıKübra Nur · Ren Kitap · 2022469 okunma
352 syf.
9/10 puan verdi
·
5 günde okudu
Bir Bahar Akşamı
Bir Bahar AkşamıKübra Nur
8.6/10 · 469 okunma
İnsanlar sevmedigi şeylere incelik gösteremez pek.
Reklam
"Karasevda demek, siyah bir mühür demektir. Sevdaya düşenlerin kalbinde mutlaka o mühür vardır."
Hiç bilmediğim şeyler var sanki bu dünyada ve sanının hayat, hiç de kolayca anlaşılabilir bir şey değil.
"Öldüğümde beni, usulünce yıkayın, göğsünüze yaslayın ve toprağa bırakın. Bu kadar."
Eskiden ölülerini gömmeyip, bir kulenin tepesine, açığa bırakan kavimler yaşardı bu topraklarda. Topluluğun rahipleri kuleye gizlenip, yırtıcı kuşların ölüleri nerden yemeğe başladığını izlerdi. Akbabaların ölüleri yediği kulenin adı: "Sessizlik Kulesi." Türkiye'yi koca bir "Sessizlik Kulesi" yaptık en sonunda ... Ölülerimizi zalimler yesin diye inşa ettiğimiz bir kule artık ülkemiz. Saklanıp bir şeylerin arkasına, dilsiz rahipler gibi bakıyoruz ölülerimize.
495 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.