Şu bulutlar beni de alıp götürse,
Yelken açsam geçmişime,
Konuşsam bir bir kapanmamış yaralarımla,
Desem “ Seni üzecekler çocuk... “
Acaba dinler miyim ki?
Yoksa “ Hadi ordan sende adam mı derim...?
Kendime şöyle okkalı bir hayat dersi versem,
Alıp oturtsam karşıma bir bir anlatsam,
Hatta yakamdan tutup hırpalasam,
Olmadı iki de kötek mi atsam?
Sonra birden kendime gelsem,
Silkinsem ve uzun bir süre düşünsem,
Nihayetinde desemki?
Yanlışların ve doğruların seni sen yapan,
Denk olur mu hiç yola çıkmayanla dünyayı dolaşan...?
Paketimde kalan son sigarayı yakıp,
Keyifle üfürsem hayatın yüzüne doğru,
Yaşanmamışlıklara değilde yaşadıklarıma kaldırsam kadehimi,
Kapıyı çarpıp arkasına bakmadan gidenlerle değil de,
Yanımdakilerle yudumlasam mutluluk şarabımı...