...bana göre sen bir kadın değilsin, sen küçük bir kızsın, senin içinde masum bir küçük kızdan başka bir şey yok ve senin gibi küçük bir kızın elini kirli, titreyen, pençe gibi, berbat, güvenilmez ve soğuk elimle hiç tutamam.
Salı günü gelen mektubunuzunda dikenleri var elbette, vücuduma batan ve senin yönettiğin dikenler doğal olarak bu gerçek bir an, mutluluk ve acının birlikte yaşandığı bir an ama senden gelen bir şeye nasıl katlanılmaz ki?
"...niye yerde o zarf?"
"Biraz önce sen uyurken eve hırsız girdi. Adam ortalığı dağıtırken onuda yere düşürdü."
"Niye adamı tüfekle vurmadın Sam?"
"Yeni anayasa çıktı Bob; artık hırsızları vurmak yasak."
"Niye ki?"
"Bilmem. onlar artık iyi insanlar sanırım. Sadece yatak odasına girerse vurabilirsin."
"İyi ama bizim yatak odaları üst katta, kasada alt katta."
"Büyük hata."
"Acaba yatak odasına giren hırsızı vurmak için, pantolonunu indirmiş olması şartıda varmı?"
"Olabilir. Yarın yoldan bir Türk çevirip sorarız."
"Unutmayalım ha. Sonra zavallı hırsızı suçsuz yere vurmuş oluruz."
Alternatif tarih göz önüne alınarak yazılmış bir kitap. Kitapta amerikanın Türkleştirilmesi gibi konular ele alınmış. Amerikalı iki amcanın diyaloğu komik "Hırsızın yatak odasına girmiş olmasının yanında pantolonunuda indirmiş olması gerekiyormu?" diye bir soru var. Kitabıma bakıp alıntı yapıcam.:)
Keşke bizlerde duygularımızı ifade edebilmek anlamında Kafka kadar yetenekli olabilseydik. Belki kaybettiğimiz biçok şey hala hayatımızda olurdu. Tarif edilemiycek bitimlemelerle dolu bir kitap. Beğendiğiniz cümlelerin altını çizmeye kalksanız kitapta karalanmadık yer bırakmazsınız <3
Kitabı okurken kalelerin içinde geziyorsunuz. Cinayet işlenen alanın kokusu burnunuza kadar gelebilir. Her anı heycan verici her sayfayı "bir sonraki sayfada ne olucak acaba" düşüncesiyle çeviriceksiniz
Elif Şafak'ın en sevdiğim kitabı. Şems ile Mevlana'nın arasındaki muhabbetin tadına varmak isteyen herkesin okumasını tavsiye ederim. Sadece günül ehli insanlara değil bütün insanlara hitap eden bi kitap.