Annemin sert mizacını, sevgi patlamalarını, sitemlerini sadece karakter özellikleri olarak düşünmeye değil, aynı zamanda onun geçmişine ve toplumsal durumunu oturtmaya çalışıyorum.
Bir kürtaj ile başlayıp meselenin nasıl bu noktaya geldiğini anlamak için geçmişe dönüp Denise Lesur'un annesini, babasını, evini, ev ile iç içe geçmiş küçük dükkanlarını, ilk okula gidişini, ergenliğe geçişini, liseyi bitirişini, ilk aşklarını, en mahrem anlarını, duygularını, yaşanmışlıklarını, bedenini ilk tanıyışını, ev ile okul arasındaki kültür uçurumunu okuyoruz.
Okurken biliyoruz ki Denise Lesur aslında yazarımızın ta kendisi. Yani bir otososyobiyografi okuyoruz. Kendi hayatı üzerinden bir roman yazarken gerçekte olmayan karakterlerin ve olayların araya karıştırılmış hali.
Çok yalın bir dil kullanan yazarımızın kaleminden dökülen dertler(sınıfsal meseleler, kadınsal problemler, kadına biçilen roller vb.) aslında onu etkileyici kılan.
Boş DolaplarAnnie Ernaux · Can Yayınları · 20221,872 okunma
Yazar bu kez baş role yorgun, kırgın, alkolik bir eşle yaşamını birleştirmesine rağmen ayakta durmaya çabalayan, onca mutsuzluğa rağmen umutsuz olmayan, öğrenen, öğreten, sanatla, edebiyatla, tiyatroyla, sinemayla ilgilenen, çocuklarına her daim örnek olan annesini koymuş.
Hayattayken ona söyleyemediği, kendisine bile itiraf edemediği düşüncelerine çekinmeden yer vermiş.
Müthiş bir iç döküş ve kıymet bilme anlatısı.
Kuzeyli AnnemJean-Louis Fournier · Yapı Kredi Yayınları · 20171,584 okunma