Pek gülümsemiyormuşum resimlerde, öyle diyorlar.
Derin derin düşünüyorumdur belki, resim çekildiği an o sahte tebessümü neden yapıştırır, pardon yakıştırır insan yüzüne.
Peki nerden biliyorsunuz gülümsemediğimi. Oysa her an bol tebessüm bırakırım hayatımın her karesine.
Çok konuşmayı sevmem, cümleler yorar ruhumu.
Kendimi anlatma gereği duymam.
Hep gülümserim, hep gülümser geçerim. Mesela kırıldığım an, incindiğim an.
Mesela çok boş konuşanın karşısında, çok ukalanın, çok bilmişin, lafı havada kalanın, gülümser geçerim.
Birde geçemediklerim var tabii.
Gece hüznüme, sabah ağrıyan hayellerime, bir şarkıda, bir filmde hazanlı gözlerim dolduğu an, bir kahvede daldığım an gülümserim.
Çok da güzel gülümserim.
Gülten Alp
Kim biliyor çayına kaç şeker attığını?
Ne rengi sevdiğini, dinlediğin müziği?
Gülünce yüzünde beliren utangaç halleri?
Şaşkınlığını, mesela aniden durgunlaşarak uzaklara daldığını?
Denize her baktığında, gözlerinde huzurla hüzün arası gelgit yankısını?
Martıların çığlığından daha fazla kopar haykırabilsen içindeki çırpınışların,
Kim biliyor?
Dilsiz sanrılarını, gece nöbetlerini,
hüsrana uğrayan hayallerini,
Arabada cam kenarına oturma sebebini,
Kim biliyor?
Hiç kimse değil mi?
•|| Gülten Alp🌿