Herkese Merhabalarrrr
Bugün sizlere polisiye edebiyatın kraliçesi Agatha Christie'nin baş yapıtı sayılabilecek bir eseriyle geldim.
Dili gayet akıcı. Karakter betimlemelerini çok sevdim. Sizi sıkmıyor.
Son ana kadar katilin kim olduğunu tahmin etmek çok zor ama ben kimin olduğunu hissetmiştim ve doğru kişi çıktı.
Kitap şu tekerlemeye başlıyor.
On küçük zenci yemeğe gitti, birinin lokması boğazına tıkandı. Kaldı dokuz,
on Dokuz küçük zenci geç yattı, sabah biri uyanamadı. Kaldı sekiz,
Sekiz küçük zenci Devon’u gezdi, biri geri dönmedi. Kaldı yedi,
Yedi küçük zenci odun kırdı biri baltayı kendine vurdu. Kaldı altı,
Altı küçük zenci bal aradı, birini arı soktu. Kaldı beş,
Beş küçük zenci mahkemeye gitti, biri tutuklandı. Kaldı dört,
Dört küçük zenci yüzmeye gitti, birini balık yuttu. Kaldı üç,
Üç küçük zenci ormana gitti, birini ayı kaptı. Kaldı iki,
İki küçük zenci güneşte oturdu, birini güneş çarptı. Kaldı bir zenci.
Bir küçük zenci yapayalnız kaldı, gidip kendini astı. Kimse kalmadı.
Aslında bu tekerlemenin ne kadar önemli olduğunu kitabı okurken anlayacaksınız.
Kitabın konusuna gelecek olursak 10 kişi günün birinde Una Nancy Owen adında birinden bir mektup alırlar ve tatil amacıyla Zenci Adası'ndaki gösterişli bir malikaneye davet edilirler. Burası bir insana ait olan bir adadır ve adanın üzerinde yalnızca 1 tane görkemli büyük bir ev vardır. Girdiklerinde bu evin sahibinin orda olmadığını anlarlar ve olaylar gelişir.
Peki neden bu 10 kişi?
Bu kişilerin ortak paydası nedir?
Neden bu 10 kişi de sen veya ben değiliz?
İyi okumalar diliyorum.