Okudukça her bölümün özetini başkasına anlatma ihtiyacı hissedeceğiniz bir kitap. Bunu yazarın kitapta verdiği örneklerin önce çok sıradan gibi gözüküp sonra sıra dışı bir yöne doğru ilerleyerek her satırda biraz daha merak uyandırır hale gelmesine bağlıyorum.
Keza ben kitabı okudukça eşime anlattım. Yazarın varsayımları üzerinden çevremizde başarılı bulduğumuz kişilerin yaşamına mercek tutarak, bu tezlerin gerçek hayatta yani bizim yakınlarımızda karşılığı var mı ona baktık. Gerçekten eğlenceli bir 'oyun' oldu. ;)) Güzel ve keyifli bir okuma deneyimiydi. Özellikle 'Uçak Kazalarına İlişkin Etnik Kuram' bölümü beni çok etkiledi.
Bende aynı bölümde çok şaşırdım ama Güney Kore o kadar gelişmiş bir ülke olmasına rağmen hala aynı geleneği devam ettiriyor.Kitap gerçekten harikaydı okuyan biri olarak bende herkese tavsiye ederim.keyifli okumalar:)
okuduğum yere göre değerlendiriyim. kitap akıcı ve yazar kitabın içindekilerini okuyucuya hissettirmeyi benimsemiştir.şimdiye kadar kitap oldukça başarılı görünüyor.umarım devamı da akıcı olur.bundan da hiç şüphem yok :))
Karar verdim bundan sonra Nobel alması ya da en çok okunanlar listesinde olması kitap seçimimi etkilemeyecek. Zira okuma alışkanlığım ilkokul seviyesinde kalmış olacak ki, somut anlatılardan sıyrılıp altında yatan mesaja odaklanamıyorum. Okuduğum en iğrenç kitaptı. Körlükle pisliğin saçma sapan bir şekilde bağdaştırılması, sürekli etrafa yayılmış dışkı betimlemelerine yer verilmesi, körlerin bir zombi gibi lansedilmesi ister istemez kitaba karşı olumsuz duygular beslememe sebep oldu. Öte yandan uzun paragraflar arasına gizlenmiş diyaloglar, isim yerine "koyu siyah gözlüklü genç kız" gibi upuzun sıfat tamlamaları kullanılması ve kilisedeki gözü bantlı heykel ve resimleri bir sayfa boyunca tek tek sayması gibi yazarın hayal gücünün zenginliğini ortaya koymaktan başka işe yaramayan gereksiz sıkıcı ayrıntılara bolca yer verilmesi beni okurken fazlasıyla yordu. Tüm bunlara rağmen sırf güzel bir son okuma ümidiyle mide bulantıma aldırış etmeden kitabı tamamladım ama sonu da tam bir hayal kırıklığıydı. İlerde dönüp baktığımda kitapla ilgili bilinç altımda kalacak tek şey mide bulantısı olacak sanırım. Zor koşullarda insanların nasıl bencilleşebildiği ya da örgütlenince o zor koşullarla nasıl baş edebildiği gibi sosyal mesajlar maalesef o olumsuz duyguların gölgesinde kalacak. Kim bilir belki de okumak için yanlış zaman seçmişimdir...
KörlükJosé Saramago · Kırmızı Kedi · 2022104,9bin okunma
Bence de son cümlende haklısın şu günler geçip gittikten sonra tekrar okumanı tavsiye ederim.Mide bulandırıcı çok fazla ayırıntı var ama aslında yazar burda kimsenin değinmediği göz aradı ettiği konuları ele almış.Aslında yazar şuan bir çeşit körlük yaşadığımızın farkına varmamıza dikkat çekiyor en çok da.Bir kaç ay sonra tekrar okumalısın bence fikrin değişecek :))) bol ve güzel okumalı günler ;)