Savaşın en kanlı en fahiş halı. Kadınlara, öylesıye dayak, tecavüz olan yer savaş. Bulgasıstanta işkence erkekler ölesiye dövülüp öldürülüyor kaçanlar vurguluyor. Çok kanlı bir savaş acıma duygusu, yemek, su, çamaşır yok, yatacak yer yok. Vurulanlar inlıye inlıye ölüyor tam bir vahşet. Biz bu topraklarda rahat rahat dolaşırlarken onlar acı çekerek ölmüş.
Bir baba öyleki baba ki sürekli içen, sürekli döven, sürekli içen bir baba. Sevgi nedır bilmeyen bir baba. Sevgisiz bir orkamden kaçmak ve sonsuza dek sılmek ve öldü demek ve öldürmek.
Arkadaşlarımızı bizi sevenları üzüyoruz çoğu zaman. Sölemek istemiyoruz onun yerıne yalana başvuruyoruz. Iyi yada kötü söylemek çok mu zor bize göre. Onları üzmekten kaybetmekten başka işe yaramıyor. Çoğu zaman kaybetmek istemediğimız zaman yalana başvuruyoruz. Hayatımızda sadece doğrular olsa kaymetmeyız.
Evin büyük oğlu Cesur Korkut, baba figürünün yokluğunda baba rolleri kesiliyor, ama askere gitmemek için de her yola başvuruyordu. Lafa gelince ondan daha vatanseveri yoktu.