Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Puhu Kuşu

Puhu Kuşu
@Eagleowl
Yaşamak - bu, bizim hepimiz için, olduğumuz şeyi ve karşılaştığımız her şeyi sürekli olarak ışığa çevirmek, aleve çevirmek demektir; başka türlüsü elimizden gelmez. #43833869
Sabitlenmiş gönderi
... ama kimin hangi insan olanağını gerçekleştireceği, gerçekleştirmeden önce belli mi ki!
Sayfa 34 - Tfk, 2014Kitabı okudu
Reklam
360 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Puhu Kuşu
@Eagleowl·Bir kitabı okumaya başladı
İFA: İnsanın Fabrika Ayarları - 1. Kitap
İFA: İnsanın Fabrika Ayarları - 1. KitapSinan Canan
8.3/10 · 4.307 okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Puhu Kuşu
@Eagleowl·Bir kitabı okumayı düşünüyor
Öldürmeyeceksin
ÖldürmeyeceksinHermann Hesse
8.3/10 · 380 okunma
Puhu Kuşu
@Eagleowl·Bir kitabı okumayı düşünüyor
Gece Uçuşu
Gece UçuşuAntoine de Saint-Exupéry
7.2/10 · 2.521 okunma
Reklam
160 syf.
7/10 puan verdi
Olmayalı
OlmayalıOruç Aruoba
8.5/10 · 792 okunma
Puhu Kuşu tekrar paylaştı.
Şimdi etik değerlerin değerini insana ve insanlara bu ve bu gibi sağladıkları, anlamını ise bu sağladıklarının bilgisi oluşturuyorsa; bu bilgiye sahip olmayan kişilere insanlararası ilişkilerde bu değerlerin ''anlamsız'' görünmesi ve eylemlerinde istediklerini belirleyen ana amaçları böyle bilgilerin oluşturmaması doğal olur. Bu değerlerin değerinin bilgisinden oluşan anlamlarını bilenlerin ise, içinde bulundukları değişik koşullarda insanlarla ilişkilerinde insanın bu olanaklarını gerçekleştirmeyi ve genişletmeyi amaç edinmeleri -anlamdışı insan dünyasına anlam katmada payları olmasını istemeleri- beklenebilir bir şey olur.
Sayfa 192 - hacettepe kütüphanesiKitabı okudu
Puhu Kuşu tekrar paylaştı.
32 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
1 saatte okudu
Önce kitabın başlığını okuyorsunuz: Ağustosböceği. Sade, yalın ve öz. Aklınızda birden "Ağustosböceği ile Karınca" masalı canlanıyor ve süregelen o meşhur sözü hatırlıyorsunuz: "Ağustosböceği yaz boyu eğlenmiş, kış gelince yatacak yer bulamamış." Ve elbette size verdikleri öğüdü de düşünmeden geçemiyorsunuz: "Ağustosböceği
Ağustosböceği
AğustosböceğiShaun Tan · Desen Yayınları · 2018129 okunma
Bundan 54 yıl önce, "Bir yayınevi ne için vardır?" sorusunu bu şekilde yanıtlamış Kemal Demirel. Bakalım, bayrağı kimler devralacak...
Mavi Lotus

Mavi Lotus

@lotusblossom
·
16 Mart 2020 21:44
Dayanabildiğimiz yere dek...
Yankı Yayınları ile sizlere elden geldiği kadar insani, ilmi ve sanat alanında yenilikler getiren eserleri ulaştırmaya çalışacağız. Bunalım içinde yaşayan sorumsuz ve hafif yaşantı sonucu daha da hafifleyen kişilerin dünyasına rağmen kalbi insan sevgisi ile çarpan pek az okur için bile olsa yayın yapmaya çalışacağız. İnsanlıkları ile dolu dolu kahramanlıklar veren yazarları ulaştıracağız sizlere. Bu eserler ilgi görürmüş, görmezmiş önemsemeyeceğiz pek. Dayanabildiğimiz yere dek. Kim demiş ki, 'Dünyamızda daima gerçeklik ve değerler hükümran olur'. Moda ve kütle hafiflikleri uğruna işleyip durmakta bütün çarklar, tekniğinde olduğu kadar sanatında da. Eserlerinde, özlemini duyduğumuz ve ender de olsa hayatta rastlayabileceğimiz kahramanları bizlere ulaştıran yazarları basacağımız içim şimdiden sevinçliyiz. 4.12.1966/İstanbul Editör Kemal Demirel
Sayfa 14 - Mayıs 2006, 1.BaskıKitabı okudu
Werther günümüz kutlu olsun :)
said

said

@said_
·
21 Ağustos 2019 23:59
“ 10 Mayıs günü. Bütün gönlümle tadını çıkardığım tatlı bahar sabahları gibi şahane bir şenlik bütün ruhumu sardı. Benimki gibi ruhlar için yaratılmış bu yörede yalnızım ve yaşamımdan sevinç duyuyorum. Öylesine mutluyum, dostum, böyle erinç içinde varlık duygusuna büsbütün dalmış olmaktan sanatım rahatsız. Şimdi resim yapamam, bir çizgi bile çizemem, ama hiçbir zaman şu anlarda olduğumdan daha büyük ressam olmadım. Çevremdeki şirin vadi buharlanıp, tepede duran güneş ormanın geçit vermez karanlığına abanırken, yalnızca tek tük ışınlar benim kutsal yerime kaçınca, ben de aşağıya doğru akan derenin kıyısında uzun otlara uzanıp, toprakta binbir çeşit ot beni bir tuhaf edince; otların arasındaki küçük evrenin kaynaşmasını, sivrisinekçiklerin, kurtçukların, akıl sır ermez sayısız biçimlerini kalbimin yakınında duyumsayınca ve bizi kendince yaratan yüce varlığın huzurunu, bizi sonsuz hazza boğarak uçurtup koruyan yüce sevenin esimini duyumsayınca; dostum! sonra gözlerimin etrafı alacalaşıp da çepçevre dünya ve gökyüzü, bir sevgilinin endamı gibi, bütün ruhumda sükûta varınca - o zaman sıkça özlem duyarak düşünüyorum: ah, içinde dolu dolu sımsıcak yaşayanı bir ifade edebilsen, ona kâğıt üzerinde nefes verebilsen; bu ruhunun aynası olsa, sonsuz Tanrı, ruhunun aynası olduğu gibi! - Dostum - Ama bu beni mahvediyor, bu görünümlerin ihtişamının şiddeti altında yok oluyorum. “
Reklam
Puhu Kuşu tekrar paylaştı.
112 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
22 saatte okudu
Günümüzde insanlar, bir şeylere bağlanmadan yaşayamıyorlar sanki. Kafanızı hangi yöne çevirirseniz, ya bir şeye fanatiklik derecesinde ilgi duyan ya da aynı şeyden lanetli bir şeymişçesine kaçan insanlarla yüz yüze geliyorsunuz. Bunun tek bir sebebi var aslında, ki Mevlana bunu çok güzel bir şekilde ifade ediyor. İnsanlar sağsız solsuz bakamıyor
Hümanist Atatürk
Hümanist AtatürkKemal Demirel · Pupa Yayınları · 20104 okunma
2.170 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.