Seni hiç tanımıyorum. Ses tonunu hiç duymadım ,hatta gerçekte yüzünü hiç görmedim bile. O çikolata kahverengisi gözlerine hiç bakmadım. Dediğim gibi tanımıyorum seni ; sende beni. Keşke hayatıma giren gereksiz insanlardan birinin yerine sen girseymişsin hayatıma. Neden sen bilmiyorum. Sanırım gülümsediğinde dudağının kenarından çıkan küçük gamzeni sevdim. Hoş aslında utangaç biriyimdir kendimi yazarak ifade ederim. Bunları yazmasam içimde kalırdı sadece bil istedim keşke sana bir kez olsun sıkıca sarılabilsem.
Mutluluk;mutluluğun dışındadır.Bilmeden mutluluk olmaz. Ama mutluluğu bilmek de kendi içinde üzücüdür; çünkü insanın kendi mutluluğunu bilmesi , aynı zamanda mutlu anları aşması, dolayısıyla onları hemen ardında bırakması demektir.Bilmek, herşeyde olduğu gibi mutlulukta da öldürmektir. Ne var ki bilmemek de var olmamak anlamına gelir.
Küllüğe döndü yüreğim.
İçtiğim sigaranın kokusunu sen diye çektim içime.
Her söndürdüğümde,
İz,yara,acı kaldı.
Düşün işte öyle zararlı kokun.
Öyle acı,
Öyle izi var.