Eren
@Edemaruh
Sen kendini bilmezsin
Ya nice okumaktır
Econometrics
Econometrics, International Relations
İstanbul
29 okur puanı
Kasım 2019 tarihinde katıldı
Şu anda okuduğu kitaplar
Okuma Hedefleri
Otorite ve Yanılsama
"La Boétie, insanların, tembelliklerinden ötürü ve güvenli küçük zevkler peşinde koştukları için gönüllü olarak köle olduklarını savunuyordu.
Büyük Engizitör ise "İnsan bir asi olarak doğar" demektedir. Disiplinsiz, tamahkâr, yalnızca kendisini düşünen, Hobbes'un anlattığı türden bir hayvan.
Öte yandan bu isyankârlık kendi kendini yıkıcı bir nitelik taşır; Hobbes'un hayvanı kendini bile denetleyemez. Bu durum karşılıklı yıkıma yol açar; hayvanlar birbirlerini öldürür ve geriye kimse kalmaz. Bu nedenle, kendilerinden yüce bir kişi ya da ilke ararlar; bu korkunç yok etme iznine, yani özgürlüklerine son verecek birini ararlar. "
Sayfa 216 - AyrıntıKitabı okudu
"Anlamadı mı ki vakit öldürmek için konuşturuyorum onu?
Anlamadı mı ki ben de bir yabancıyım, bende bir sürgünüm.
Anlatamamış olmalıyım."
Sayfa 202Kitabı okudu
"Bir sabah ezanıyla kulağıma fısıldanmış, anlamsız
bir sözcük: Adım.
Bazı durumlarda bu bile yeter.
Başkalarının deneylerinden yararlanmasını bilen, ders almasını bilen okuyucu, sana sesleniyorum:
Öyle durumlar olur ki, adını, öz adını ansıman bile yeterlidir. Bir çiçeğin adı bile yeterlidir. Sevdiğinin (yani bir başka insanoğlunun ya da kızının) adı çok yeterlidir.
Bu senin yaşama nedenin bile olabilir.
Nokta. "
Okur Takip Önerileri
"Her bilim bir bakıma düzene sokma, sadeleştirme uğraşıdır, sindiremeyeceği şeyi akıl için sindirilebilir duruma getirmektir."
Sayfa 173Kitabı okuyor
"Dirlik düzenlik içindeki bir çağın müziği dingin ve şen, yönetimi uyum içindedir. Huzurdan yoksun bir çağın müziği ise telaşlı ve vahşi, yönetimi ise eğri yoldadır. Yıkılmakta olan bir devletin müziği duygusallık ve hüzün doludur, hükümeti de tehlike içindedir."
Sayfa 28Kitabı okuyor
"İnsanlar evcilleştirilmiş bitki ve hayvanlara ne kadar çok bağımlı hale gelirlerse, bu geleneksel bilgilerin değeri giderek o kadar çok azalır ya da hiç kalmaz, sonunda yabani bir otu yabani bir baklagil bitkisinden ayırt edemeyen süpermarket müşterileri çıkar karşımıza. "
"Yaşam, kendisine bağımlı hiçbir şey olmadığı düşünüldüğünde tamamen anlamsız görünür. Herhangi bir şeyin kaynağı, yaratıcısı ve başlatıcısı olmamak, kişinin dünyadaki varlığını yersiz, sebepsiz ve gereksiz hissetmesine yol açar. Bu, sözcüğün tam anlamıyla önemsiz olmak demektir. Bu nedenle çoğu insan herhangi bir biçimde şiddetli bir otorite isteği duyar; yani, varlığının haklılığını kanıtlamaya, kendi öneminin başkalarınca tanınmasına istek duyar."
Sayfa 196 - AyrıntıKitabı okudu
Saint - Just, Institutions.
"Çevremizdeki her şey değişmek ve bir sona ulaşmak zorundadır çünkü çevremizdeki her şey adaletsizdir... Kendisini dünyadan ve kendinden soyutlamak zorunda bırakılan insan geleceğe demir atar ve günümüzün kötülüklerinden sorumlu olmayan gelecek kuşakları bağrına basar... "
Hemen Her Sabah
"İzdivacı aşkın devamı zannetmiş nice safdil çiftler, üç ay geçmeden dudaklarda ateşin söndüğünü görmüşler ve bir akşam, kendilerini karşı karşıya esner bulmaktan hayret etmişlerdir."
8 Nisan 1928
Discipline and Punish
"Bir disiplin sisteminde, çocuklar yetişkinlerden, hastalar sağlıklı insanlardan, deliler ve suçlular normal ve suçsuz insanlardan daha çok bireyselleşir. Uygarlığımızda, bu durumlardan her birinde ilk grupta yer alanlar, bireyselleştirici mekanizmaların esas hedefidir. Ne zaman ki sağlıklı, normal ve yasalara uyan bir yetişkini bireyselleştirmek isteriz, ona, ruhunda ne ölçüde çocukluk bulunduğunu, hangi gizli çılgınlıkları barındırdığını ve hangi büyük suçu işlemeyi düşlediğini sorarız."
Michel Foucault
Sayfa 110Kitabı okudu
Paternalist bir Amerikan dergi imparatorluğunun eski patronunun işe yeni başlayan bir müdüre verdiği ünlü öğüte kulak kabartalım: "Onları şımartın! Șımarık çocuklar gibi sizden şikâyet edip dururlar ama çağırdığınızda da hemen gelirler."
Sayfa 99Kitabı okudu
"Kuşkusuz, paternalizmi reddedenler haklıydılar; paternalist otoriteler, kendilerine bağımlı olanlara karşı sahte bir sevgi gösterirler. Sahte bir sevgi çünkü lider, kendisine bağımlı olanların bakımını kendisinin çıkarlarına hizmet ettikleri sürece üstlenir. Patrimoniyal bir otoriteden farklı olarak paternalist bir otorite, kendisine bağımlı olanlara kendi kaynaklarını bir lütuf gibi sunar. Bu lütfun koşullarıysa tümüyle kendi denetimindedir."
"Metaforun yaptığı, bir tarafı diğerine tercih etmek, taraf tutmak değildir. Bunun yerine metafor, uyumsuz anlamları karşı karşıya getirir; böylece, her iki anlamda diğerini değişime uğratır. "
"Çünkü sadece kaybetmeye razı olduğumuz şey bizimdir... Bizim acımız, hazinemiz ve insanlığımız olan bu benlik, sürekli değil. Değişir; gider, denizdeki bir dalga gibi."
"Ölümü reddetmek, yaşamı reddetmektir."