“Şimdi herkesin küçük ama yorgun bulduğu elimin içine bakıyordum. Kaya’nın yumuşacık kumral saçları, bir zamanlar tam da burada, bu küçük ellerin içinde miydi?”
“Kaya Betül’ü öpecekti. Betül’ün ince beline dolayacaktı kolunu. O tok sesiyle Betül’e şiirler okuyacaktı. Betül’ün ruju Kaya’nın dudaklarına değecekti, sevişeceklerdi…
Yak bir sigara Hatice! Bir daha yak! Yine yak!”