Tahammül sınırım çoktan aşıldığından beri insanlarla daha az görüşmeye, hislerimi açmamaya ve tuğla tuğla duvar örmeye başladım, beni sıkıntıya sokacak insanları ve durumları elimin tersiyle ittim, pişman değilim.
Âh, bir güvercin gibi kanatlarım olsaydı
Uçar ve huzurlu olurdum.
Çünkü şiddeti ve kavgaları gördüm
Bu dünyada çok acı çektim.
Bu dünya gebe ve haksızlık doğuruyor
Allah'ım, senin gücün ve senin huzurun dışında
Nereden sığınak bulurum?
Eğer şafağın rüzgârlarına asılsam ve denizin derinliklerinde yaşasam
Yine de elinin ağırlığını üzerimde hissederdim.
Allah'ım, güvercinin ruhunu vahşi hayvanlara emanet etme!..
Dünyanın dışında olan bu köşede,
Başımda gökyüzüm yoktur.
Baharlardan haberim yok
Gördüğüm tek şey duvardır.
Ah, o kadar yakındır ki
Bu karanlık günler…
Her nefes aldığımda,
Nefesimi yüzüme çarpar.
Ve yol öyle kapalı ki bekleyiş uçuşu,
Şu birkaç adımda yarı yolda kalır.
Dert lambasında yanan küçük bir ışık,
Karanlık gecenin hikâyesini anlatır,
Nefesim kesiliyor, göğsüm sıkışıyor,
Çünkü hava da burada tutsaktır.