Ahh, İzan..!
Dolduramıyorum içimdeki boşluğu. Sanki bir kurşun delmiş geçmiş. Kabuk bağlasan bağlamıyor. Sarsan sarılmıyor. Sadece kanıyor... Kanadıkça benden bana bir şey kalmıyor...
Öyle bir gitti ki giden... Yollar utandı. Dağlar, şafaklar, ufuklar utandı...
Ben utandım. Çünkü o gidişe layık bir kalan olamadım. İsterdim ki aslan gibi acımı içime gömeyim, yaramı sarayım... Giden gittiğini unuttu, ben kaldığımı unutmayayım.
Olmadı İzan ...
Öyle üryan kaldı ki kalbim. Yüreğimin Kabe'si yıkıldı. Etrafında dönüp durduğum, şimdi küsüp sustuğum oldu.
İçime bir şeyler oldu İzan'ım...
İçime bir şeyler oldu...
Kursağımda kaldı çığlıklarım, haykırışlarım, bir sürü keşke ile gözyaşlarım... Ben gitmelere alışamadım İzan...
Ben... Ben gideni içimden uğurlayamadım...
~Siyahist ~