Kuran saf olarak kalmış, nesilden nesile intikal etmiş, beşeri fikirlerin girmesinden uzak kalmış ,ama onun etrafında oluşmuş kültür aynı saflığı koruyamamıştır. "Islam kültürü" demiş ama diğer kültürlerin hücumuna uğramış; Kuran kaynaklı bir kültür olusturamayan müslümanlar yabancı kültürlerin istilasını durduramamış, neticede o anlayışları islam dini olarak kabullenmislerdir. Kuran sadece okunmuş, içinde ne anlam olduğuna bakılmamis böylece müslüman hayatından koparılmıştır. Hayattan koparilan kuranin yerini yeni kültürler doldurmuştur. Nesiller boyu sürüp giden bu durum, kültürün dinleşmesine sebep olmuştur. Sözde din alimleri Allah'ın kuranda ne dediğine, konuları nasıl çözümledigine bakma, öğrenme ve öğretme yerine, geçmiş alimlerin goruslerini din olarak insanlara öğretmişlerdir. Bir bakıma insanları Kızılırmak'ın çıktığı kaynağa değil Bafra Ovasından döküldüğü yere götürüp su içirmişlerdir. Irmağın çıktığı yere gitmeyi zor görmüşler, birçok farklı suyun ve yabancı maddelerin karıştığı yerden şu içirmişler ve içiriyorlar.