Eylem

Eylem
@EylemEzgi
Econ (2/4)
Ankara
6 reader point
Joined on March 2020
"Çirkinlik durumlardır. Bağlantılardır. Duran, doğurmayan, yeşermeyen bir şeydir. Setlerdir, engeller, barajlardır. Zorbalıktır., genişlemeyen çemberlerdir. Kendini böyle çemberlere kapatmadır."
Sayfa 160Kitabı okudu
Reklam
Kendini içinde bulunan sıkıntıdan sorumlu saymamak. Sadece dayanmak. Yalnızca bunu yapmak bile, bir şey yaptığı duygusunu verebilir kişiye. Ama zaman onun değil, benim. Zaman kimin elindeyse o kazanır. O zamanlar yüklendiği başkalarının anılarıydı, şimdiyse söz konusu olan bunları yaşamak. Paylaşmakla, yüklendiğini sanmakla yaşamak arasındaki ayrımı bilmeyecek kadar budala değil. ... olaylar içindeki kendimizle, kendi görüntümüzle uğraşmaktan vazgeçeceğiz? Güzellik gölgesizdir, sığınamazsın.
Ölenler vardı. Ben ölmedim, ama ölenler oldu, ölmek öğretilmişti yani. Ama işkence? Bunun öğrenilmemiş olduğunu düşünmüştü Mustafa. Böyle boş bir çuvala dönüşebileceğini bilmek gerektiğini...

Reader Follow Recommendations

See All
Şeklin yuvarlığı zamanla dolmaya başlıyor; dünyayı tutuyor içinde. Bir şekil çizmeye başlıyorum, dünya şeklin yuvarlaklığının içinde,bense dışındayım,bağırıyorum:'Ah! Kurtarın beni, zaman halkasının dışında sonsuza dek savrulmaktan kurtarın!"
Sayfa 13
Öyle zamanlar vardır ki, insan hayat ırmağının akış yönünü değiştiremez.
Reklam
Kim olursan ol, ne yaparsan yap, bütün yüreğinle gerçekten bir şey istediğin zaman, Evrenin Ruhu'nda bu istek oluşur. Bu senin yeryüzündeki özel görevindir. Her şey bir ve tek şeydir. Ve bir şey istediğin zaman, bütün Evren arzunun gerçekleşmesi için işbirliği yapar.
İnsan her zaman aynı insanları görürse, bunları yaşamının bir parçası saymaya başlar. İyi ,ama bu kişiler de bu nedenle ,yaşamımızı değiştirmeye kalkışırlar . Bizi görmek istedikleri gibi değilsek hoşnut olmazlar, canları sıkılır. Çünkü ,efendim, herkes bizim nasıl yaşamamız gerektiğini elifi elifine bildiğine inanır.
"Hiçbir zaman bir karar vermek gereksinimi duymuyorlar," diye düşündü. "Belki de bu yüzden hep benim yanımda kalıyorlar." Su ve yiyecekten başka bir şeye gereksinim duymuyordu koyunlar. Onların çobanı olarak Endülüs'ün en iyi otlaklarını bildiği sürece, kendisiyle her zaman dost kalacaklardı
"Cennet de cehennem de içimizde Basil ,"dedi Dorian ellerini çaresizce açarak.
Dünya denilen şu sahneden geçip giden ve günahı böylesine cazip, kötülüğü böylesine gizemli kılan tüm o tuhaf ,korkunç karakterleri tanıdığını hissederdi.
Reklam
İnsanoğlu, kendisinden daha güçlü olan arzu ve duygulara karşı içgüdüsel bir korku beslemiş,bunların kendisinden daha az gelişmiş yaşam biçimleriyle aralarındaki ortak özellik olduğunun bilincinde olmuştur. ... duygular, güzellik içgüdüsünün karakterize ettiği yeni bir ruhaniliğin bileşeni olarak kabul edilmek yerine vahşi ve hayvani addedilmiş , aç bırakarak itaate zorlanmış ya da acı çektirerek öldürülmek istenmişti.
Zihinsel dünya için tutarlılık neyse duygu dünyası için de sadakat odur; yani yenildiğinin resmidir.
Birileri hep sana aşık olacak, sense hep aşka âşık olacaksın.
Kendi kendimizi suçladığımız zaman başka birinin bizi suçlamaya hakkı kalmadığını düşünürüz. İnsanın ruhunu suçluluk duyusundan arındıran şey itiraf etme eyleminin kendisidir; günah çıkartan rahip değil.
-Romantizim Güneşinin Batışı- Ne güzeldir Güneş'in taptaze yükselişi, Patlar gibi fırlatıp günaydınını hem de! - Ne mutludur o düşten daha görkemli demde Batışını candan selamlayabilen kişi ! Anımsarım... Altında bir yürek gibi titrek , Gördüm uyuduğunu şu , iz ,çiçek ,her şeyin... -Ufka doğru koşalım, vakit geç, daha yeğin, Eğik bir ışın olsun koparalım diye tek ! Boş yere kovaladım çekilen Tanrı'yı ben; Karşı konulmaz gece saltanat kurdu hepten, Kara ,ıslak, uğursuz, ürperterek rüzgarı; Bir mezar kokusuyla dolu hep solum sağım , Batağın yanında eziyor ürkek ayağım Apansız kurbağ'larla soğuk salyangozları. (1862)
Fakat o gün, düştüğüm hüzün sonsuzdu. Yalnızlığımı, kimsesizliğimi ve yabancılığımı o günkü kadar şiddetli hissettiğim olmamıştır. Benim için bu bunak Türk şeyhinin, Istanbul'daki İngiliz subayından farkı nedir ?
Reklam
Mutluluk, kanımca vıcık vıcık bir muhabbet değil, hangi bağlamda olursa olsun , yaratmaktır.
Sayfa 242Kitabı okudu
Cüzama ilk bakış
Ben cehennemi görmüştüm. Cehennemde henüz ölmemiş ama yaşarken ölüden betere dönmüş elliye yakın insan vardı. Kiminin yüzünde kadere boyun eğmişlik, kiminkinde acı, kiminkinde nefret ama her birinde umarsız bir çaresizlik ifadesi,dudaklarında bir sessiz çığlık! Duyabilmiştim. O çığlık hep kulağımdaydı.
Sayfa 100Kitabı okudu
Yelkenleri parçalanmış bir küçücük gemide bir deniz kazası geçirmekte olan adam gibiyim.