Bir adı vardı ama adıyla düşünmemiz yasaktı. Bir adı vardı nihayetinde, bizden uzakta ve bize uzak bir addı bu. Aslında bir değil çok adı olmalıydı. Ona her gün bir başka ad verebilirdim.
Bütün adların yakınında, bütün adları kapsayan, bir ada sığdıramadığımdı O.
Bilmiyordum. Bu zamanı, bu olanı, bu yaptığımın ardından oturduğum yerde saplanıp kalışımı bundan çok uzun yaşanan kısa bir zaman sonra hatırlayıp düşünürsem, dünya başka bir şey olacaktı, hatırlamayıp düşünmezsem dünya başka bir şey olacaktı.