Ezgi
Ezgi
@Ezgiinlibrary
Aile Danışmanı/SDR
126 reader point
Joined on February 2023
Okuma Hedefleri
226 syf.
·
Not rated
Siz takdir görmek istersiniz , eşiniz gömleğinin ütülenmediğinden şikayet eder. Özel bir hediye ya da jest beklersiniz , sizin onun hiçbir etkinliğine katılmadığınızı dile getirir. Konuşmak istersiniz, tüm gecesini birlikte TV başında geçirmek onun için yeterlidir. Aç ve açıkta değilsinizdir , peki neden tatmin olmazsınız ??
Kitap herkesin ilişkiyi anlama ve anlamlandırma şeklinin farklı olduğunu ancak kullanılacak en geçerli dilin sevgi dili olduğundan bahseder. Eğer kişinin sevgi deposu boşsa, içinde bulunduğu şartlar ve sürdürdüğü ilişki anlamsız gelecektir. Çünkü herkes sevildiğini gerçek anlamda hissetmek ister.
Bu anlamda insanlar beş sevgi dili kullanırlar;
Onaylayıcı kelimeler
Kaliteli zaman
Hediye Alma
Hizmet eylemleri
Fiziksel temas
Kişiler bu sevgi dillerinden hangisinin kendileri için baskın gelen olduğunu bilirler ve bunu karşısındakiyle konuşabilirlerse , yüksek olasılıkla mutlu bir ilişki yürütürler.
Sadece ilişki açısından değil , çocukların küçüklükte sevgiyle duyurulmaları bakımından da ebeveynlerin çocuklarının baskın sevgi dillerini kullanmaları elzemdir. Aksi takdirde çocuklar yetişkinlik dönemleri boyunca bu sevgi arayışında olacaklardır.
Çok tatminkar , çok gerçekçi, çok insanì bir kitap olduğunu düşünüyorum. O kadar naif bir anlatımı var ki okurken yumuşacık oldum. Kesinlikle okunmalı hatta arkasındaki test de dikkate alınmalı derim..
Rachel’ın hayatı başaşağı gitmektedir. Sorunlu bir evlilikten çıkmış, işinden kovulmuş , onun pek de sorun etmediği ancak olayları hatırlamasında ciddi bir sorun olan alkol problemi vardır. Arkadaşının evinin bir odasında küçük bir hayat sürmekte, hayatının iplerini tutmakta zorlanmaktadır. Ev arkadaşı Cathy’e kovulduğunu söyleyemediği için her
En sevdiğim yazarlardan Marquez’ in kısacık öyküsüyle geldim bugün. Her zamanki tadında anlattığı hikayede, ülkesi için senelerce hizmet vermiş bir albay emeklisinin, hak ettiği değeri görmediği ve çektiği geçim sıkıntısı anlatılıyor. Emekli maaşını alamayan albay, gururundan ödün vermemekte - bu nedenle karısıyla sürekli tartışmakta - ve oğlundan kalan horozun dövüş ganimetlerinden medet ummaktadır. Çünkü her savaş ya da siyasi sorun yaşayan ülkede olduğu gibi ; albaya mektup yoktur !
Anlatımına gelince , G. Garcia Marquez, kullandığı dilde hep o mahallede olaylara şahit oluyormuşsunuz gibi hissettirir burada da öyle.. Samimi ve yalın bir anlatımı vardı.. Hikayesini anlatırken o dönemden küçük ayrıntıları da serpiştiriyor. Ben keyifle okudum.. Meraklısı okusun derim..
Reader Follow Recommendations
Son Ada , Livaneli’nin en politik olarak tanımladığı kitabı, daha önce böylesini yazmamış. Kitap ütopik bir ada yaşantısından bahsederken , distopik bir totaliterliğe dönüşüyor. Zamanında adaya yerleşmiş ve doğayla iç içe, huzur içinde yaşayan halkın, eski bir devlet adamının adaya yerleşmesiyle değişen hayatını anlatıyor. Birbiriyle ve doğayla barışık insanların, hiç yaşamadıkları sorunlarla karşılaşmaları ve bu başkanın hırs ve kendi yöntemleriyle durumu ele alması ve ‘martı’ üzerinden anlatımı çok çarpıcı. Kendine bir yönetim oluşturması , demokrasiyi kullanarak kendi kararlarını ada sakinlerine empoze etmesi , bulunduğu vaatler ve hayal satmasıyla , hem bu ada hikayesi içindeki kötü sonuçları gösteriyor ; hem de okuyucuya genel yönetim şeklini hatırlatıyor. Ada sanki bize nasıl yönetildiğimizi anlatan küçük bir örneklem.. Ve işin yürek burkan asıl kısmı da doğaya acımayan anlayış.. Hikaye sonunda özgürlüğü simgeleyen martılar imrendirse de yapılan katliamı okurken zorlanmadım değil..
Kitap genel olarak çok anlamlı bir mesaj veriyor ; “ Bir yerde kötülük varsa , oradaki herkes biraz suçludur.” Dayatılan her bir eylemin doğaya ve insanlığa yaşattıklarını görünce sorgulamadığına herkesin pişman olduğu bir yönetim hikayesi … Ve kesinlikle okunmalı
11 yaşındaki Melody’ye beyin felci teşhisi konmuştur. Zihinsel problemi yoktur fakat fiziksel olarak hiçbir işini kendisi yapamamaktadır. Sandalyeye bağlı yaşamakta, ailesi beslemekte , konuşamamakta, hareket edememektedir. Buna karşın aşırı derecede zekidir. Okulda gördüklerini anında hafızasına kazıyabilecek kadar yeteneklidir.Özel bir çocuktur o. Zor yaşamının üstesinden gelebilecek , insanlara bu durumunu anlatabilecek kadar özel..
.
Kitap Melody’nin ağzından anlatılmakta. Böylece yazar onun hissiyatını ve düşüncelerini okuyucuya daha iyi geçirmiş. Melody’nin aile yaşantısı, okuldaki arkadaşlarıyla ilişkisi ve kafasındaki dünyasını bizlere aktarmış. Aslında farkındalık kitabı diyebiliriz. Bu tip öğrencilerin yaşam koşullarını, arka planda neler hissettiklerini anlayamayabiliyoruz. Bu anlatımıyla çok içinize dokunacak bir kitap çünkü Melody ile birlikte tüm sevincini hüznünü neşesini siz de yaşıyorsunuz. Dili akıcı olduğu için sıkmıyor. Konuyu dramatik hale de getirmemiş , samimi sıcacık bir hava yaratmış yazar. Ben sevdim, bir çırpıda okudum. Bu tip özel çocuklar, okullarda kaynaştırma kapsamında sınıflarda ders gördüklerinden aslında tüm çocukların okuması gerektiğini düşündüm. Böylece empati yapmalarına katkı sağlayacaktır. Ayrıca Melody gibi engelli çocukları olan yetişkinlere de, çocuklarını daha iyi anlayabilmeleri ve kabullenebilmeleri açısından faydası olur diye düşünüyorum. Okuyunuz okutunuz..
