Eğer derin bir kendinden geçişle eğilen başını kaldırıp da arkasına bakacak olsa, sevdiğinin ilk defa, “ Bilmez misin seni ne kadar seviyorum “ sözünü işitecek, yüzünü görecek. Kırılmış bir gönül, satılmış bir aşk, mazi olmuş bir istikbal , hep orda, arkasında duruyordu.