Gece yarısı uyanıp da söğüt ağacının orada olmadığını bilmek.... kesinlikle bilmek nasıl bir duygu? Söğüt ağaçsız yaşayabilir misin? Yoo hiç de yasayamazsin. O söğüt ağacı senin kendin. O şiltedeki acı.... O da sensin
Perdeyi bir kenara sıkıştırdım
ama yeni başlayan gün, tıpkı ölmekte olan
zavallının solan hayatı gibi hüzünlü ve
kasvetliydi. Güneş yoktu. Bulutlar sisler içinde
bir kefen gibi gökyüzüne yayılmıştı
FYODOR MİHAYLOVİÇ DOSTOYEVSKİ / İNSANCİKY
Bir yoldaşa her yönüyle sırtını dayayabilmek... Yaralı haldeyken yoldaşına yük olmamak için var gücüyle direnmek.... Yoldaşın ayakkabısından su içmek....
Yalnızca inancını kanıtlamış olsun diye bir babaya kendi oğlunu öldürme ve odunlar üzerinde yakma emri veren bir tanrı iyi olamaz iblislerin en kötüsü bile bunu emretmez....
José Saramago / Kabil