Öncelikle şunları söylemek isterim; iyi bir ilk şiir kitabı diyemiyorum ancak kötü de diyemiyorum. Şiirlerinde genel olarak yavan ve salt duyguya odaklanılmış bir hava var buda yüksek ihtimalle henüz şiirin tekniğiniyle çok fazla pişmeden çektiği acıları kağıda dökmesinden kaynaklanıyor. Bunun dışında şöyle bir durum da söz konusu ; sevgili Didem Madak'da da benim " şair deliliği" diye nitelendirdiğim bilincin içinde kaybolup gitme özelliği mevcut ancak bu kaybolmayı dizelere çok iyi aktaramamış bu da ilk kitap için gayet normal. Beklentim Ah'lar Ağacı'nda ve Pulbiber Mahallesi'nde bunun daha da yetkin bir şekilde ifade edileceği yönünde. Diğer iki kitabı da önümüzdeki iki günde okuyup inceleyeceğim. Burada bu kadar olumsuz bir inceleme yapmamın sebebi de olaya teknik bakmamdan dolayıdır. Yani salt şiir okuru veya arada bir şiir okuyan kimseler gayet beğenecek hatta hüzünlenecektir.