Dostoyevski'nin Sibirya'da sürgünde geçirdiği yıllar ona acı, aşağılanma, yalnızlık ve depresyon dolu yıllara mal olacaktı ne var ki, yaşadığı bu acı, entelektüel yaratıcılığının ve insan psikolojisine ilişkin derin anlayışının kaynağını oluşturacaktı. Kötülük ve suçluların zihniyetiyle defalarca yüzleşme fırsatı oldu.