Beyza

Beyza
@GOROASKOM
"𝐺𝑖𝑧𝑙𝑒𝑛𝑚𝑒𝑘 𝑧𝑒𝑣𝑘𝑙𝑖𝑑𝑖𝑟, 𝑏𝑢𝑙𝑢𝑛𝑚𝑎𝑚𝑎𝑘 𝑓𝑒𝑙𝑎𝑘𝑒𝑡. " Donald Woods Winnicott
"Böylece ben bir kafesten çıkıp ötekisine giriyorum. "
Reklam
Ona karşı kullanılabilecek her şeyi talan ederiz, kendi durumumuzu düzeltmek için.
Elli yıl boyunca ölmekten başka bir şey düşünmediğimizi düşünerek gene de yaşıyor olmamız ve bunu tamamen tutarsız olduğumuz için değiştiremememiz, dedi.

Reader Follow Recommendations

See All
Onun için her şeyi yaptım, kendimi onun için feda ettim, oysa o beni terk etti, öylece bıraktı, o yeni zengin yaratığın arkasından İsviçre'ye koştu,
Ve bu iğrendiği insanlığın önünden de sonunda, yirmi yıl önce geri çekti kendini. Dinleyicisinden iğrenen dünyaca ünlü tek piyano virtüözüydü ve bu iğrendiği seyircinin önünden gerçekten ve kesinlikle kendini çekendi.
Reklam
Her türlü şeyi deneriz, sonra da hep yarıda bırakırız, birdenbire onlarca yılı çöpe atarız.
"Hayat rüyadır derler. Benim hayatım hiç rüyalarıma benzemedi. Hayatıma benzemeyen her şey rüyam oldu."
Sayfa 191Kitabı okudu
Balkon sabahları keder, öğleden sonraları utanç, geceleri hiddet veriyor. Bulanık baktığımda kederleniyor, sıkışıp kaldığımda utanıyor, anladığımda hiddetleniyorum. Ağır ağır kendimle barışmaya, daha doğrusu kendimi kabul edilir görmeye çalışıyorum.
Sayfa 190Kitabı okudu
"Tercih edilmemek ve tercihleri anlamamak beni hiçbir tercih yapamayan yaptı. "
Sayfa 122Kitabı okudu
𝘒𝘦𝘯𝘥𝘪𝘮𝘪 𝘣𝘶 𝘬𝘢𝘳𝘢𝘯𝘭𝘪𝘬𝘵𝘢𝘯 𝘴𝘦𝘷𝘨𝘪𝘺𝘭𝘦 𝘤𝘪𝘬𝘢𝘳𝘪𝘺𝘰𝘳𝘶𝘮
Sayfa 39
Reklam
"Kurtulacaksın hem de kurtulmaya çalışmadan, kurtulamayanı tanımayacaksın hem de cani olmayacaksın, tanımadığın şeyler seni kurtaracak," idi.
Sayfa 109Kitabı okudu
Ama daha hiç ölen olmadı, diye karşılık verdi. İnsanın oturduğu toprakların altında ölüleri yoksa, o adam o toprağın insanı değildir.
Çünkü sevgi ve kendine ihanet bir arada var olamaz. Suçsuz insanlara yöneltilen nefret, yalandan, kendi geçmişimizdeki acının inkarından doğar. Nefret, kendine ihanete uzanan bağdır, çıkmaz sokaktır. Gerçek sevgi, gerçeğe katlanabilir.
Sayfa 166Kitabı okudu
Yetişkin bir insan olarak seçeneklerimin bulunduğunu ve kendimi feda etmem gerekmediğini, fikirlerini hiç sorgulamamış olduğundan kendini değiştirmeyi düşünmeyen birinin değişmesini beklemek zorunda olmadığımı ancak yıllar sonra anladım.
"Santiago, yavrum!" diye bağırmıştı. "Neyin var?" Santiago Nasar, onu tanımıştı. “Beni öldürdüler, Wene Hala,” demişti. Son basamakta tökezlemiş, ama kendini hemen toparlamıştı. “Hatta bağırsaklarına bulaşan toprağı eliyle silkelemek titizliğini bile gösterdi,” dedi bana Wene Halam.
Sorgu yargıcı, onu görmüş olan hiç değilse bir kişiyi aramış, bunu da benim kadar inatla yapmıştı, ama o kişiyi bulmak mümkün değildi. Raporun 382'nci sayfasının kenarına kırmızı mürekkeple bir yargı daha yazmıştı: Kader bizleri görünmez kılar. Aslında Santiago Nasar, herkesin gözleri önünde ön kapıdan girmişti içeri, görünmemek için de hiçbir şey yapmamıştı.
Reklam
"Zira onlar hep katildi, sükfınetleri ve asaletleri kendini güvende hisseden tok bir yırtıcının sükunetinden ibaretti."
"O akşam bir kutlama organize ettik, misafirlerin arasında ölmüşlerin gölgelerinin de bulunduğu hüzünlü ve acayip bir kutlama."