Gamzekrms

“İnsanları bize yaptıkları iyilikler kadar değil bizim onlara yaptığımız iyilikler kadar severiz.”
Reklam
“Yaşamla ölüm arasında bir kütüphane var,” dedi. “Bu kütüphanedeki raflar sonsuza kadar gider. Her kitap yaşamış olabileceğin başka bir hayatı yaşama şansını sunar sana. Farklı seçimler yapmış olsan, şu an nasıl bir hayatın olacağını görürsün… Pişmanlıklarını telafi etme şansın olsaydı, bazı konularda farklı davranır mıydın?”
Gitme zamanıdır, “Tam yol ileri!” Çıkılacak bütün yollar; güneşe, daha fazla ışığa çıkan bütün yollar güzeldir. Şüphesiz oralar da daha iyi değildir ama en azından buradan uzaktır. Oraya varmak için yol gerekir. “Yumruklarım delik ceplerim de.” Burası olmayan tek yer gerçekten de sadece yollar, patikalar ve raylar üstündedir. Nereye gidersek gidelim, hoşçakal burası…

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Ne sebeple olursa olsun hatanızın üzerine kara kara düşünmeyin.Temizlenmenin yolu çamurda yuvarlanmak değildir.
“Ben keyif aramıyorum.Tanrı'yı istiyorum, şiir istiyorum, gerçek tehlike istiyorum, özgürlük istiyorum, iyilik istiyorum.Günah istiyorum." “Aslında” dedi Mustafa Mond, “Siz mutsuz olma hakkını istiyorsunuz.” “Öyle olsun,” dedi Vahşi meydan okurcasına, “Mutsuz olma hakkını istiyorum!”
Reklam
“Demek istediğim, daha çok kendim oluyorum sanki. Daha çok kendi başıma, tamamen başka bir şeyin parçası olmaktan çıkıyorum. Salt toplumsal gövdenin bir hücresi olmaktan kurtuluyorum. Sana da böyle hissettirmiyor mu, Lenina?“ “Şimdilerde herkes mutlu. Çocuklara beş yaşında öğretiyoruz bunu. Ama başka bir şekilde mutlu olmak istemez miydin, Lenina? Başkaları gibi değil, kendi istediğin gibi.“
Sayfa 106Kitabı okudu
Sözcükler bulmada oldukça ustayım; insanı bir iğnenin üstüne oturmuşcasına zıplatan sözcükler, çok yeni ve heyecan verici geliyorlar ama aslında hipnopedik açıdan bilinen şeyler. Ancak bu yeterli görünmüyor. Sözcüklerin iyi olması yetmiyor; onları iyi bir amaç uğruna kullanmak gerekir.
Sayfa 88 - İthakiKitabı okudu
Bütün bunları niye yaptı? Yahudiyim diye… Yahudi insan değil mi? Elleri, gözleri, dişleri, saçları, aşkları, duyguları yok mu? Yahudinin kursağına yemek gitmez mi? Uyumaz mı? Üzülmez, ağlamaz, kahrolmaz mı? Kahpe kurşun onun da gövdesinde kanlı bir delik açmaz mı? O hiç hastalanmaz, ilaç almaz, şifa bulmaz mı? Sıcak onu yakmaz, soğuk onu dondurmaz mı? Tıpkı Hıristiyanlar gibi… Vur bıçağı; onun damarından da bir damla kan akmaz mı? Ben de insanım.
Sayfa 68 - Can yayınlarıKitabı okudu
İnsanın özgür olma sarhoşluğu mukadderatın içinde bir tepinmedir yalnızca; kaderinin biçimi bir sone veya yıldızınkinden daha az belirlenmiş değildir çünkü…
Birlikte mutlu olabilmek için ayrı ayrı mutsuz olmak yeterli değildir. Rastlaşan iki umutsuzluktan bir umut çıkabilir ama bu yalnızca umudun her şeyin üstesinden gelebileceğini kanıtlar…
Reklam
Arayış, buna deyip değmeyeceğinin keşfedilme sürecidir de denilebilir (“yaşamınızı bulmak için önce onu kaybetmelisiniz” anlayışının bir türevidir bu).
Yaşam, insanlar öyle her istediklerini elde edemedi diye değil, arzuları kendilerine hasar vermeye başladığında, istedikleri şey katlanılmaz kayıplara gebe olduğunda trajik bir hal alır.
Sayfa 12 - MetisKitabı okudu
Peki ya gelmeyince ne oldu, onu mu merak ediyorsunuz? Sorunuzun cevabı içinde. Gelmemenin bir vakti yoktur. İnsan coşkuyla beklerken ne kadar zaman geçerse, o büyük günün yaklaştığına o kadar inanır. Bir yıl mı geçmiş? Ne yapalım, dersiniz, hazırlanması en az bir yıl sürerdi zaten… İki yıl mı geçmiş? Gelmesinin eli kulağındadır… Hem zaten Konak’ta zaman dışarıdaki gibi akmazdı. Kimse duvarlara, hapishane misali çentik atmazdı.. Hepimiz ömür boyu kaydıyla oradaydık. Günlerin hep aynı olduğu bir ömür. Çetelesini tutmak neye yarardı?
Sayfa 166Kitabı okudu
Bütün mutlu aileler birbirine benzer, her mutsuz ailenin mutluluğu kendine göredir.
Akıp gider, uzun sürmez mutluluğu kötülerin
Sayfa 111 - Yapı kredi yayınlarıKitabı yarım bıraktı
48 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.