Okuması zor bir kitaptı. Olay örgüsü ve konu beni zaman zaman kendinden kopardı. Sanırım en sevk aldığım kısımlar kitabın ilk ve son 10 sayfası. Özellikle son kısım, göçebe yaşam üzerine Ruth’un gözlemleri ve duyguları çok hoş ve yerindeydi ama hepsi bu. ‘Evlerden Uzak’ beklentimi çok da karşılamayan ama hayatın içinden bir kitaptı. Sanırım yazardan okuduğum ilk ve son kitabı bu olacak.
Amerikalı yazar Marilynne Robinson’ın Pulitzer Ödülü’nü de alan, ilk romanı Evlerden Uzak, Idaho eyaletinde, toplum baskısının ‘ahlâk’ kisvesi altında insanların hayatı üzerinde tahakküm kurduğu ve sık sık yaşanan doğal afetler nedeniyle de yaşam şartlarının çetin olduğu küçük bir kasabada annelerini ve ardından anneannelerini kaybedince önce büyük halalarıyla, en sonunda da teyzeleriyle yaşayan iki çocuğun hikâyesini anlatıyor.
Bir yandan Ortabatı’da hayatını sürdürmeye çalışırken, bir yandan da iki kuşakta talihsiz kayıplar veren ailenin üçüncü kuşak kız kardeşlerden birinin gözünden tanıklık ediyoruz hikâyelerine. Büyüme sancıları çekerken, gerek kayıpları gerekse değişik bir ebeveynlik anlayışı olan teyzeleri nedeniyle alışılagelmiş ve kalıplaşmışın dışında bir aileye sahip olan çocukların kafalarında bazı şeyleri anlamlandırmaya çalışmasıyla da ölüm, kayıplar, aile, aidiyet, yalnızlık ve hayat konularını irdeliyor yazar. Aile nedir ve insan neden birilerine aile bağlarıyla bağlanmaya ihtiyaç duyar, diye sorgularken aynı zamanda bir çocuk yas sürecini nasıl yaşar, ölümü kafasında nasıl tahayyül eder, yaşam ve ölümü kendince nasıl bağdaştırmaya çalışır sorularını derinlikli bir şekilde cevaplamaya çalışıyor.
Akıcı ve gerek ele aldığı meseleler gerekse anlatımıyla etkileyici bir roman. Sevdim.
İlk kitabı ‘Miras’ sonucu tanışıp çok sevdiğim Norveçli yazarımızın bu kitabı bende tam bir hayal kırıklığı oldu. Yani ne akıcılık, ne derinlik hiçbir şey bana yeterli gelmedi. Sevemedim. Bazen olur böyle, anlaşamazsın. ‘ Postane Günlükleri” ile frekansımız tutmadı maalesef. Konunun güzelliğinin yanında kurgu ve anlatım bana hiç uymadı. Sevene saygı sevmeyene anlayış duyacağım bir kitap.
"Belki de sınırları aşmak, sadece mekânları ve kişileri değil, kimlikleri ve hatta geçmişi bile değiştirebilir."
Kitabı bitirip, arka kapağındakini bu yazıyı okuduğunuzda, 372 sayfalık bu sarsıcı maceranın sonunda iç içe geçmiş kurgu-yalan-gerçek-hayal-rüya keşmekeşi üzerinden yaşadığınız kafa karışıklığınız, algı karmaşasıyla dumur