Susmanın da bir dili var elbet
Teri yastığına sızan rüyanı seviyorum
Uyandığın sabahlardan başka bağım yok dünyayla
Odalara ömür veren gövdeni seviyorum
"Sesleri liman sislerinde boğulur
Gemiler yorgun ve uykuludur
Sabahtır saat beş buçuktur
Sen kollarımın arasındasın
Onlar gibi değilsin sen başkasın.."
Fakat insan sadece gençlik yıllarında rastlantıyla kaderin özdeş olduğunu düşünür. Sonraki yıllarda ise hayatımızın yönünü iç dünyamızın belirlediğini fark ederiz; gittiğimiz yol, arzularımızın aksi yönünde ve anlamsız gibi görünse de, sonunda bizi her zaman görünmeyen hedefimize götürür.
"Şu kısa ömrümüz yoksulluk içinde, sabahtan akşama kadar uğraşıp didinmekle geçip gidiyor. Dünyaya geldikten sonra yaşamamıza yetecek kadar yiyecek verirler; ayakta kalanlarımızı canı çıkana kadar çalıştırırlar; işlerine yaramaz duruma geldiğimizde de korkunç bir acımasızlıkla boğazlarlar."
Sayfa 16 - Can Yayınları, George Orwell, 61. Baskı.Kitabı okudu