Bir çiftlikte yaşayan hayvanlar artık sömürülmek istemedikleri için onları sömüren insanlara karşı başkaldırırlar. Eşitlik isterler, aynı şartlarda yaşamak, özgürlük ve adalet.. Bir yoldaşlık yolculuğu başlar aralarında.
Dizginler, yularlar, mesin göz siperleri ve onur kırıcı yem torbaları, avluda çöplerin yakıldığı bir ateşe atılır. Ve tabii ki bir lider belirlenir. Kurallar koyulur, yedi emirlik bir liste çiftliğin duvarına yazılır. 7. emre göre bütün hayvanlar eşittir.
Evet, belli bir süre eşittir. Fakat zamanla işler değişir.
Emirler kelime oyunlarıyla, lider olan domuzlar tarafından onların menfaatleri doğrultusunda dönüşüme uğrar.
"Bütün hayvanlar eşittir, ama bazı hayvanlar öbürlerinden daha eşittir." olur.
Çevirmenin yorumuyla "Bir baskı biçiminin yerini, başka bir baskı biçimi almıştır." Hayvanların eski efendileri insanlar ile yeni efendileri domuzlar bir aradadırlar artık. İnsanlar domuzlara, domuzlar insanlara dönüşmüştür, ne acı.
Ne kadar masal kitabıymış gibi görünse de aslında korkunç bir sonla biten eleştiri ve yergi temalı bir kitaptır.