Bugün emekli bir edebiyatçıyla kesişti yolum. Kısa bir sohbetin sonunda yüzüme uzun uzun bakıp "Acemi yüreklere sevgi yük olur. Sevilince sudan çıkmış balık gibi oluyorlar; ne yapacaklarını şaşırıp, vefasızlığı seçiyorlar; çoğunlukla kıymet bilmiyorlar. Şimdi ben bunu size anlattım. Anlayan, o acemi yürekten uzak durmuyorsa, kendi kendine vefasızlık edecek demektir." dedi. "Bugün böyle bir derse ihtiyacım vardı." diye söyler söylemez "Benim de bu dersi vermeye ihtiyacım vardı. Sen şu geçirdiğimiz 10 dakikayı tesadüf sayabilir misin? Her karşılaşma bir okul, bir ders öğretmen hanım." demez mi? Bakalım; geçebilecek miyim bugünkü dersimi? :))