Gürkan Demirci

Gürkan Demirci
@GrknDmrc
Her şeyden çok kitapları sevdim.
Nemize yarayacak mal mülk, tadını çıkaracak güzel çağımız geçtikten sonra?
Reklam
Pişman Olduğun Zaman
Ben yine burada olacağım Yaralarını saracağım Seni anlayacağım
Ah insanlarımız. Ah küçük hesaplarımız. Ah dün akşam ne yediğini unutanlarımız..
Sayfa 206Kitabı okudu

Reader Follow Recommendations

See All
Başkalarıyla hesaplaşmaktan, kendileriyle hesaplaşmaya vakitleri kalmıyor ki.
Sayfa 131Kitabı okudu
Zaten bu büyük alemde kendimizi ayrı ayrı düşünecek olsak mutlak değerimiz sanki nedir... Eğer birimizin bir kıymeti varsa, o da diğerinin ona verdiği değerdir... Aşk muhakkak derin bir dostlukla başlar.
Sayfa 114Kitabı okudu
Reklam
"İkinci Cihan Savaşı'ndan sonra, iyice anlaşılmıştır ki dünya yüzünde gerçek barış, ancak milletler arasında mevcut ekonomik ve kültürel seviye farklarını gidermekle kabil olacaktır. Bu fikre uygun olarak ileri seviyede olan milletler, az gelişmiş ülkelere yardımda bulunmuşlardır; ancak, seviye farkının giderilmesi, başlangıçta dış yardımdan temin edilse bile, zaman geçtikçe geri kalmış memleketler kendi imkanlarıyla kalkınmak zorundadır. Bu içten kalkınma mecburiyeti için de, ilme, tekniğe ve dolayısıyla onun adamlarına ihtiyaç vardır; kendi kabiliyetlerini durmadan kaybeden milletlerin, seviye farkını kapatmaları hiçbir zaman beklenemez, dolayısıyla da dünya barışına hizmet etmiş olmaz."
Sayfa 92 - Mustafa İnanKitabı okudu
Birey olarak ortaya çıkmadıkça, uyuşuk felsefemizden vazgeçmedikçe ve tek tek katkılarımızı insanlardan esirgedikçe bizi kim değiştirebilir?
Demek bana, cehennemim dibine git Coşkun! diyorsun. Elbette, gerekirse oraya da gideceğim. Fakat gerçek bir cehenneme gitmek istiyorum. Yaşadığım anlamsız cehennemden kurtulmak için her türlü cehenneme giderim.
Önce şiirden anlamı kaldırdılar, sonra müzikte melodiyi öldürdüler. Ya resim? Çizgi çizmesini bilmeyenler hemen meşhur oluyorlar. Sanatı öldürdüler!
O zamanlar bilinçsiz bir mutlulukla bilmediğim bir dünyaya özlem duyar, orada iç dünyama birçok zenginlik ve zevk katacağımı, çaba içindeki özlemle dolu kalbimin boşluğu doldurup mutlu olacağımı düşünürdüm. Şimdi uzaklardaki o dünyadan geri döndüm. Ah dostum, hem de boşa giden birçok ümit ve gerçekleşmeyen birçok tasarıyla!
Reklam
Uyandığımda büyük bir neşeyle güzel güneşe bakarken "Onu göreceğim!" diye bağırıyorum sabahları, "Onu göreceğim!" Ve o an bütün gün yapmak istediğim başka bir şey gelmiyor aklıma. Her şey, her şey bu ümitle iç içe geçiyor.
"İnsan haklı olduğunu bile bile kaçar mı?". Sevgi, "Kaçabilir," dedi. "Evet" dedi Hikmet de "Bu kadar haklı olduğu halde, böylesine haksız görünmeye dayanamamıştır. Kaçmakla, bir bakıma bütün dünyayı suçlamaktadır belki de. Böyle bir toplululuğun içinde yaşayamayacağını anladığı için kaçmaktan başka çare bulamamıştır."
Sayfa 441Kitabı okudu
Sevgili Bilge, Bana bir mektup yazmış olsaydın, ben de sana cevap vermiş olsaydım. Ya da son buluşmamızda büyük bir fırtına kopmuş olsaydı aramızda ve birçok söz yarım kalsaydı, birçok mesele çözüme bağlanmadan büyük bir öfke ve şiddet içinde ayrılmış olsaydık da yazmak, anlatmak, birbirini seven iki insan olarak konuşmak kaçınılmaz olsaydı. Sana, durup dururken yazmak zorunda kalmasaydım. Bütün meselelerden kaçtığım gibi uzaklaşmasaydım senden de.
Sayfa 385Kitabı okudu
Peki albayım. Ben de susarım o zaman. Gecekondumda oturur, anlaşılmayı beklerim. Fakat albayım, adresimi bilmeden beni nasıl bulup anlayacaklar? Kim bilecek benim insanlardan kaçtığımı? Ben ölmek istiyorum sayın albayım, ölmek. Bir yandan da göz ucuyla ölümümün nasıl karşılanacağını seyretmek istiyorum. Tehlikeli oyunlar oynamak istiyor insan; bir yandan da kılına zarar gelsin istemiyor.
Sayfa 259Kitabı okudu
Yalnızlık
İkimiz de bu dünyanın insanı değildik. İyi kötü bir şeyler yapmaya çalıştık. Ben suçluyum: Sevgi'den farklı olduğumu gizledim. Gene de bizi yargılayanlara karşıyım. Ne yazık, sonunda haklı çıktılar.
Sayfa 252Kitabı okudu
98 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.