Ben yalnızken kendimi hiç yalnız hissetmem, alıştığım sevdiğim bir şey yalnızlık. Hatta yalnızlığı her zaman insanlarla birlikte olmaktan daha fazla severim. Yalnızlığı özlerim. Özlemekten de öte yalnızlığa ihtiyaç duyarım. Yalnızlığa neden bu kadar muhtacım hiçbir zaman anlayamadım. Bir şey yapmak için istemiyorum yalnızlığı ama yalnızlık bana her şeyi yapabileceğimi düşünme özgürlüğü veriyor. Galiba sırf bu yüzden yaptığım her şeyden vazgeçip yalnız kalmak istiyorum, hiçbir şey yapmadan her şeyi yapabileceğimi düşünmek için.
Yalnızlık kader olabilir mi ? Ben bunun tercihimiz olduğunu sanmıyorum, bazı insanlar buna mecbur sanki. Hiç kimse hayatıma sokabileceğim kadar yakın değil gibi. Buna cesaretim yok veya yeterli isteğim. Bazen bunun nedenini anlayamıyorum çünkü ihtiyaç duyuyorum ama yapamıyorum.
-Bilmek her şeyin sonu olur. Çekici olan bilememektir. Sis her şeye harika bir güzellik katar.
-Ya da insana yolunu şaşırtır.
-Bütün yolların sonu aynı noktaya çıkar, biricik Gladys.
-Ya o nedir?
-Hayal kırıklığı.
Dünyayı yönetenler de kadınlardır. İnanın bana, orta karar şeylerden nefret ederiz biz. Birilerinin dediği gibi biz kadınlar, kulağımızla severiz. Nasıl ki siz erkekler de gözünüzle seversiniz, yani severseniz eğer.
Kadınların yeniden evlenmeleri ilk kocalarından nefret ettikleri içindir. Erkeklerin yeniden evlenmeleri ise ilk karılarına tapındıkları içindir. Kadınlar şanslarını denemek uğruna yaparlar bunu, erkekler ise şanslarını yitirmek pahasına.