Hale Varol

Hale Varol
@HALEMM
Ankara
12 okur puanı
Haziran 2020 tarihinde katıldı
Hastalarına her zaman suçluluk duygusunun geçmişe saplanıp kalınmasına neden olan ve ileriye gidilmesini engelleyen yararsız bir duygu olduğunu söylüyordu. Hayatta olumlu değişiklikler yapmaktansa suçluluk duymak daha kolaydı, hatta daha az ürkütücüydü.
Sayfa 213Kitabı okudu
Reklam
SEAL’lar önlerine ne çıkarsa onunla kaçabilirdi. Bu kaçması anlamına gelecekse Tom bir uçak kullanabilir, araba çalabilir, motorsiklet ya da tekneyle olay yerinden uzaklaşabilirdi. Ordu’da uzun zamandır yapılagelen şakalardan biri de, tek tekerlekli bisikletle bir yere kaçabilecek olan birisi varsa onun da bir SEAL olacağıydı ve Tom Şimdi dağ bisikleti ile, ordunun kendisine öğrettiği şeyi yapıyor; en yakınındaki araçla, hayatı boyunca bu yarışa hazırlanmış gibi pedal çevirerek ilerliyordu. 
Sayfa 467Kitabı okudu
Kızının yüzüne dokunduğunda Jane Cox’la yaptığı telefon görüşmesi aklına geldi. Daha önce hiçbir başkan eşi ile görüşmemişti; onun gibi adamlar böyle bir fırsatı hiç yakalayamazlardı. Tabii ki yıllar içinde ona dair pek çok şey okumuş, kocasının kariyerini takip etmişti. Telefonda ondan daha fazla şey beklemişti, daha eğitimli, daha düzeyli olacağını... Fakat çok deneyimli olduğu açıktı. Ama Jane Cox onu hayal kırıklığına uğratmıştı. Telefonda sesi bir insanınki gibi geliyordu. Yani korkmuştu. Bunca zamandır o yüksek kulesinde güven içinde yaşamıştı; aşağıda olup biten pisliklerden habersizdi. Pekala, bunu şimdi görmüştü. Yakın zamanda daha da iyi görecekti.
Sayfa 485Kitabı okudu

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Her hangi bir şeyi nasıl yapıyor diye kendi kendime düşündüm. Giyindiğinde, tuvalete gittiğinde, yıkandığında neler oluyor? Mutfakta karısına, Dr.P.nin kendi kendine nasıl giyindiğini sordum? “ Aynı yemek yemesi gibi,” diye anlatmaya başladı. ”Her zaman giydiği giysileri her zaman bulmayı alışık olduğu yerlere koyuyorum ve kendi kendine şarkı söyleyerek hiç zorluk çekmeden giyiniyor. Her şeyi kendi kendini ve hiç zorluk çekmeden yapıyor. Eğer bir şey yaparken rahatsız edilirse ve yaptığı işin sırasını yani zinciri kaybederse, tamamiyle duruyor, ne giysilerini ne de kendi bedenini tanıyor. Her zaman şarkı söylüyor. Yemek yerken, giyinirken ve yıkanırken... hiçbir faaliyeti şarkıya dönüştürmeden yapamıyor”
Tüm bunlar, onun çocukluğuyla, etrafındaki diğer çocukların zarar görmesi ile ilgili anlattığınız hikayelerle örtüşüyor. Diğer insanları kendinden daha az önemli görmekle kalmıyor, onları insan olarak bile görmüyor. Kendini diğerlerinin gözüyle de görmüyor. Diğer insanların da kendisiyle aynı duyguları -acı üzüntü, yalnızlık- taşıdığını hayal edemiyor gibi görünüyor, ki bu o yaştaki gençlerin anlayamayacağı türden bir hassasiyet değil. Konuyu uzatmayacağım. Adli tıp bağlamında bu duyguların varlığı çok net. Empati olmadıkça her şey serbesttir. Ahlak taraflı ve esnek bir hale gelir.
Sayfa 385Kitabı okudu
Reklam