HAKAN 14
@Hakeyn
Türk Dili ve Edebiyatı
İzmir - Antakya
86 reader point
Joined on March 2023
Şu anda okuduğu kitaplar
Okuma Hedefleri
Sabitlenmiş gönderi
İnsanlara nasıl hissettirdiğiniz, arkanızda bıraktığınız izinizdir.
- Öğrendim ki , insanlar sizin ne söylediğiniz ve ne yaptığınızı unutuyor.
Ama onlara nasıl hissettirdiğiniz asla unutmuyor.
Ailelerimizin yaptıkları hayatlarımızı etkiliyor olabilir ancak karakterlerimizi oluşturmuyor... 
Adora Yağmur
“İnsan arzularını sever, arzuladıklarını değil.”
– Friedrich Nietzsche
Arzulayabiliyor olmak, yaşamın sürekliliğini destekliyor bir yerde. Yaşamın sürdürülebilirliğidir arzular ve kaygılar... Arzu yoksa sabah uyanmak için bir neden de yoktur. İnsan hep arzular çünkü arzu onu hep ileriye atar.
Ne Günah İşlediysek Yarı Yarıya 
Mesud Topal
Reader Follow Recommendations
İnsanın zihni neyle meşgulse rüyasında onu görür. Hele içiniz rahat olmadı mı, gerçeğe ne kadar da uyar rüyalarımız! 
Fyodor Dostoyevski
“Yeni bir insan tanımaya gücüm yok,
Yeni bir kitap okumak daha iyi bir fikir
Yanılma şansımız yok en azından.” 
Zülfü Livaneli
Peki siz onun bilindiği misiniz?
Kimi zaman bir boşluk olur gibi, sizin daldınız o derinlikte , size eşlik etmek istemeyen bir partner varlığı mevcut olabilir. Kendisini bile çoğu zaman görmemiş veya görmek istememiş olan sizi nasıl görebilir ki.
Bu noktada aynı derinliğe sahip olmak, aynı noktadan bakabilmek çoğu zaman ilişkilenmenin ana kaynağıdır.
Unutmayın ki; kendi derinliğini görebilen biri ancak senin derinliğinizi de görebilir; bilindik olduğu için.
vurgun yemek
''Kendi derinliklerini göremeyenler, ilişkilerinde de derinleşemezler. Yüzeysel bağlar kurarlar, pamuk ipliğine bağlıymışcasına...'' Daldığımız yeni dünyada sizin sımsıkı bağlarla kurmaya çalıştığınız ilişkinin ''ÖTEKİSİ'' gibi hissederken bulursunuz kendinizi. Sanki oradasınız gibi ama bir o kadar da yok gibi....
Çok derin bir suya aniden dalarsanız, basınç farkından kaynaklı olarak vücutta bir gaz embolizması oluşur. Yaralanmalara hatta kimi zaman ölümlerle sonuçlanır.
Değişim
Bir şeyin bilinir olması eksikliğini yaşatır.
Veya bilinir olan kadar sanabiliriz her şeyi. Yaşadıklarımız ile dünyamızı şekillendiriyoruz....
Günler yağmur alacasını giyindi
Bulutlar indiler yere birer birer
Sabahlar düşlerimiz kadar kısa
Akşamlar ömrümüzün garipsi yükü
Havada gurbet sürgünü türküler.
Herkes kendi yalnızlığında yitik
Erir bir suskunluğun tüneklerinde
Hangi el aralar hangi yüz girer
içimiz sevgilere kapalı nicedir
Dışımız eğreti yalan giysiler.
Bu çat ayazlarda günsüz güneşsiz
Unuttu gülmeyi nicedir yüzlerimiz
Aydınlığı kirli sislerde silik
Kan sularda yüreğimiz umut gemisi
Bir kuzey yıldızında kaldı gözlerimiz 
Şükrü Erbaş
"Özen" çok önemli bir sözcük; evet
konuşuyorsun, evet zaman
ayırıyorsun ama gerçekten bir şeyler
paylaşıyor musun? Sahiden dinliyor
musun, dokunabiliyor musun?
Anlamaya çaba harcıyor musun ve
hakiki bir özen gösterebiliyor
musun? Konuşmak doğal bir yeti,
iletişim başka bir şey.
HAKAN 14 tekrar paylaştı.
''Sen şimdi o çok kıymetli düşüncelerine dalacak ve kendi kafanda korkunç bir senaryo yazacaksın. Sonra da inanacaksın kendi kendine yazdığın senaryoya. Kafanın içinde beni bir yargılayacaksın, bir özleyeceksin ama ben hayatıma devam edeceğim, kusuru bakma...''
HAKAN 14 tekrar paylaştı.
Kişinin yüzeyde sürekli yakındığı ancak değiştirmek için hiçbir şey yapmadığı sorunları, çoğunlukla çok daha derinlerde yüzleşmek istemediği gerçeklikle arasına ördüğü paravandır. Paravanı kaldırmak için öncelikle güçlenmeye, sonrasında korkularıyla yüzleşmeye ihtiyacı vardır.
Her değişim arzusu, arka planda karşıt güçte bir direncin de gelişmesini sağlar. Dirençler, ilk aşamada değişim arzusundan daha güçlü olabilir. Hamuru korku ve kaygılarla yoğrulmuştur.
Toksik bir ilişkiyi bitirmek istediğimizde ilişkide olduğumuz kişiyle daha çok yakınlaşmamızın ya da sigarayı bırakmak istediğimizde daha çok sigara içmeye başlamamızın nedeni dirençlerdir.
Kararlı, yavaş ve küçük adımlarla ilerlediğimizde bir süre sonra yumuşamaya ve kırılmaya başlarlar. Hızlı ve ani değişim çabalarının aynı hızda geri tepmesinin nedeni de dirençlerin duvarına çarparak parçalanmasıdır.
Konu ne olursa olsun, değişimi küçük, yavaş ancak kararlı adımlarla başlatın. Korku ve kaygılarınızı aştıkça dirençlerin kırılmaya başladığını ve değişimin hız kazandığını göreceksiniz.