Serce ve Ceyhun'un ilişkisi bir telefon şakasıyla başlamış Serce'nin stolkları Ceyhun'un çağrı merkezine bağlanma çabalarıyla büyümüş buluştukları gün de ilk kitap bitmişti. Peki bu kadar mıydı her şey? Tabiki hayır! Hikaye asıl şimdi başlıyor. Çiftimiz yan yana geldi aşkını itiraf etti, heyecan kaçtı demeyin sakın çünkü Serce ilk kitapta intikam listesine yazdıklarının adını ikinci kitapta tek tek siliyor. Hem de intikamını alarak. Telefonun ucundayken bile hayatı birilerine dar eden karakterimiz kanlı canlı o birilerinin hayatına girer de ortalık sakin kalır mı? Bir de en az Serce kadar hareketli, enerjik Ufuk ve Avni varken. Tabiki hayır.
Şimdi kendi düşüncelerime geçelim.
İkinci kitap da en az ilk kitap kadar eğlenceliydi ama ilk kitap daha samimi gelmişti. Bazı sahneler o kadar yoğundu ki gerçekten kendimi orada hissedip başıma ağrılar girdiği bile oldu. Kediler bir yandan, komşular bir yandan, telefon bir yandan, kapı yumruklayan endişeli Ceyhun derken... Bazı sahneler dolu olmuş yani okuyucuyu yoruyor. İlk kitap daha komikti ama ikinci kitap da beni baya güldürdü. Bezmi Alem Dostlar Sofrası'nda geçen sahneler en çok güldüğüm kısımdı. Özellikle meyve tabağı. Ayrıca komediden uzak olarak çiftimizin birbirlerine verdikleri dürüstlük sözü de çok romantik ve anlamlıydı.
Kısacası ilk kitapla aynı şekilde beklentiniz eğlenmekse açayım güleyim mantık aramayayım kafam dağılır, dediğiniz bir anda iseniz açıp okuyabileceğiniz bir kitap.