Duygular sanat eserleri gibidir, taklit edilebilir. Orjinalinden ayırt edemezsin ancak sahtedir. Herşey taklit edilebilir; neşe, acı, nefret, hastalık, iyileşme hatta aşk bile…
Olmak istediğin kişiyle, olduğun kişi arasındaki o derin uçurum. En çok oraya düşersin, en çok orada yaralanırsın. Geçmişe bakıp keşkelerden oluşan o sessiz kalabalığa ne söylesen boş bazen düşünüyorum o “ilk gün” bir daha gelir mi ? diye çünkü her insanın gerçek anlamda kalben mutlu ve huzurlu olduğu tek bi an vardır. Sanırım o anları hep özleyeceğiz.